Giriş
(3)

nedir bu dsg ve sorunları?

avatar is back
daha önce hiç dsg araç kullanmadım bilmiyorum. ama özellikle çok duyuyorum, dsg şöyle sorunlu bir şanzıman böyle korkutuyor insanı. volkswagen grup araçlarında nerdeyse tüm otomatiklerde kullanmıyor mu sonuçta bunu? nasıl böyle bişey olabilir? sadece türkiye'de mi oluyor? ayrıca sorun nedir ve nasıl
daha önce hiç dsg araç kullanmadım bilmiyorum. ama özellikle çok duyuyorum, dsg şöyle sorunlu bir şanzıman böyle korkutuyor insanı. volkswagen grup araçlarında nerdeyse tüm otomatiklerde kullanmıyor mu sonuçta bunu? nasıl böyle bişey olabilir?

sadece türkiye'de mi oluyor? ayrıca sorun nedir ve nasıl oluşuyor? otomatik sürüşteyken bazı insanların yokuş aşağı veya düz yoldayken aracı boşa aldığını vs duymuştum bu gibi hırbolar mı bozuyor kendi aracını yoksa başka bişey mi var?
0
avatar is back
(25.02.21)
dsg gibi yarı otomatik robotik şanzımanlar tam otomatik şanzımana göre daha hassas.
istanbul trafiği + sürekli kısa süreli kullanımlarda daha çok problem yaratıyor doğal olarak
bunun üzerine bizim araba sahiplerinin bakım ihmalini ve yetkili servise kesinlikle gitmeme ısrarını da ekleyince problem yaşanıyor.

4 senedir falan dsg'li iki farklı araç kullandım, birini hala kullanıyorum, ayı gibi kullanmama rağmen hiç bir sıkıntı yaşamadım. öyle yokuş aşağı boşa al, durunca manuele al falan yapmadım yani. ama tüm bakımlar zamanında yetkili serviste yapılıyor + hiç bir masraftan kaçınmıyorum. yetkili servise götürünce arada yazılım güncellemesi, şanzıman bakımı falan filan yapıyorlar.

bu bir seçim yani, cvt gibi performanstan ödün veren - motoru devirli kullanmak zorunda kalacağın yani daha keyifsiz ama daha sağlam bir şanzıman da seçebilirsin aynı fiyat bandında. ben cvt kullandım hiç sevemedim, alışkanlık meselesi. dsg ile sürmek gerçekten daha keyifli geliyor, vites geçişleri çok daha hızlı ve motor daha sessiz çalışıyor. vw grubu araçlar eşdeğer araçlara göre daha pahalı olduğu için piyasada biraz nefret topluyor diyebilirim.
0
roket adam
(25.02.21)
Roket adam +1

VW grubuna karşı bir antipati var. Geçen gün sözlükte biri DSG ile ilgili bir problem yaşamıştı ve rezalet başlığı açmıştı. Biri 8/10 puan vermiş. Sebebi de VW grubu araç almasıymış. Dünyanın en çok araç satan iki markasından biri (diğeri Toyota grubu) ama adam VW almakla hata yapmış :)

DSG'ye gelince, evet problemleriyle gündeme gelen bir sanziman. Ama bu demek değil ki her DSG'li araç kesin arızalanıyor. Benim arkadaşta yeni Polo var şirket aracı olarak. Araç 100 bine geldi nerdeyse. DSG hala yağ gibi geçiyor.

Özetle, evet problemleri olan bir şanzıman ama diğer çift kavralamlilar kadar problemli. Belki biraz daha fazladır ama "salak mısın VW alınır mı?" denecek kadar değil.
0
himmet dayi
(25.02.21)
son yıllarda çıkan araçlarda daha az duymaya başladık bu problemi. belki çözmüştür vw bu meseleyi az da olsa.
0
anti-kahraman
(25.02.21)
(1)

Ev İnterneti ile İlgili

ckisc
Arkadaşlar ben 2014ten beri Superonline kullanıyorum her açıdan canımdan bezdirmiş durumda, uploadı zaten hiç demiyorum (bu da aslında benim için önemli olacak).Şimdi kablonet tabi tartışmasız bir numara ancak bulunduğum yerde (Zeytinburnu'nun ortaları, belirtmemin bir sebebi var şimdi gelicem) alty
Arkadaşlar ben 2014ten beri Superonline kullanıyorum her açıdan canımdan bezdirmiş durumda, uploadı zaten hiç demiyorum (bu da aslında benim için önemli olacak).
Şimdi kablonet tabi tartışmasız bir numara ancak bulunduğum yerde (Zeytinburnu'nun ortaları, belirtmemin bir sebebi var şimdi gelicem) altyapısı yok, bir iki sokakta var sadece, talep üzerine de getirmiyorlar.
Türk Telekom zaten aynı altyapı ancak fiyatları çok yüksek.
Türknet ise memnun olan kadar memnun olmayan var, bu sanırım bölgesel ve Zeytinburnu'nu o sebeple söyledim. Yani evde 3 tane öğrenci var, bunların dersleri vs var, bazı insanlar diyor ki benim internetim koptu 3 hafta kimseye ulaşamadım bu da doğal olarak korkutuyor (bu arada sitesinde bana sunduğu hız 35 mb download 6 mb upload 85 TL), Türk Telekom ise hipernet kullanılabilir diyor (daha yeni gelmiş buraya) o da çok pahalı. Siz benim yerimde olsanız ne yapardınız, gerçekten arada kalmış ve biraz da şansıma pek güvenmeyen birisiyim.
0
ckisc
(25.02.21)
bu iş biraz şans işi maalesef, ben türkneti denemek için başladım 3 senedir kullanıyorum. ayda yılda bir 1-2 saatlik kesilmeler dışında hiç bir sorun yaşamadım. sorun yaşarsam çat diye kapattırırım taahhütsüz zaten. bence isp'yi denemeden taahhüt vermek çok büyük risk.
0
roket adam
(25.02.21)
(3)

Yurtdışından gelen telefonu satmak

proustun bir aski
Merhabalar , yurt dışından aldığım 11 pro max telefonumu 2019 ekim ayında pasaportuma kaydettirdim . Telefonu satmak istiyorum şu anda fakat alan kişi hat benim üzerime olmadığı sürece kullanamıyormuş . Bunu nasıl çözebilirim acaba , yurt dışındam gelen kayıtlı telefonlar satılamaz mı ?
Merhabalar , yurt dışından aldığım 11 pro max telefonumu 2019 ekim ayında pasaportuma kaydettirdim . Telefonu satmak istiyorum şu anda fakat alan kişi hat benim üzerime olmadığı sürece kullanamıyormuş . Bunu nasıl çözebilirim acaba , yurt dışındam gelen kayıtlı telefonlar satılamaz mı ?
0
proustun bir aski
(25.02.21)
senin kaydı silip onun tekrar kendi üstüne kaydettirmesi lazım. baya ucuza vermen lazım ki değsin. çünkü 2000 tl kayıt ücreti var ve insanlar satamayacağı telefonu almak istemez.
0
jelly bear
(25.02.21)
Çözemiyorsun maalesef, yeni kanunla bunun önüne geçtiler. Sen kaydını kaldırırsın, alan kişi kendi pasaportuna kaydeder öyle kullanır en fazla.
0
roket adam
(25.02.21)
Peki ben kaydımı sildirnce yine onun 1 sene kullanma imkanı olacak mı ? Bu süreyi de 1 yıla çıkartmışlar sanırım pandemiden dolayı .
0
🌸proustun bir aski
(25.02.21)
(5)

Yurt dışından ne getirip satabilirim ?

soulmate
Merhabalar ,Her hafta kendi aracımla (caravelle) Bulgaristan ve Romanya ya gidip geliyorum oradan ne getirip satabilirim ? Fikirlerinize ihtiyacım var tşk.saygılar
Merhabalar ,Her hafta kendi aracımla (caravelle) Bulgaristan ve Romanya ya gidip geliyorum oradan ne getirip satabilirim ? Fikirlerinize ihtiyacım var tşk.saygılar
0
soulmate
(25.02.21)
Oyun konsolu
0
tessera
(25.02.21)
Buradan ya da farklı forumlardan sipariş alıp onları getirebilirsin. Sipariş usulü çalışmak en temizi.
0
roket adam
(25.02.21)
Bulgarian Rose içeren kaliteli kozmetik ürünleri. Burada kozmetik çok pahalı.

www.google.com.tr
0
old possum
(25.02.21)
@old possum + 1

Bulgaristan'da çok güzel banyo tuzları vardı güllü falan, burada yok doğru düzgün, olanlar da çok pahalı.
0
plutongezegendegilmi
(25.02.21)
Oyun konsolu ps 5 diye düşünüyorum fakat Romanya ve Bulgaristan da şuan piyasa da yok diye biliyorum ,

sipariş alması mantıklı evet araştıraym nasıl yapabilirim diye, ara ara buradan ilan açma olabilir yada başka nasıl bi yol izleyebilirim ?

Kozmetik ürünlerine çok uzağım onu da araştıracağım burada hızlı giden ürünler nedir diye tşk başka önerisi olan varsa bekliyorum aklıma puro geldi mesela ne diyorsunuz
0
🌸soulmate
(25.02.21)
(11)

Covid karantina ihlali cezası

denizmaniaherif
Merhaba. Annem dün ağlayarak telefonla aradı ve 3000 küsür lira ceza yazıldığını söyledi.Annemin covid karantinasında olması gerektiği sırada(10 günlük sürecin 9.5 günü bitmişti ve iyi hissediyorken eczaneye gitti çift maske ile) komşulardan birinin şikayeti üzerine polis aradı ve anneme evde misini
Merhaba. Annem dün ağlayarak telefonla aradı ve 3000 küsür lira ceza yazıldığını söyledi.

Annemin covid karantinasında olması gerektiği sırada(10 günlük sürecin 9.5 günü bitmişti ve iyi hissediyorken eczaneye gitti çift maske ile) komşulardan birinin şikayeti üzerine polis aradı ve anneme evde misiniz dedi. Annem ise "5 dakika eczaneye gittim acil ilaç almam lazımdı tansiyonum çok yüksek bekleyemezdim bir başkasının almasını" dedi hemen geliyorum dedi ve polise de çok dikkatli olduğunu apartmanı dezenfekte ettirip herkesi uyaran biz olduğumuzu ama bunun acil bir durum olduğunu da söyledik.

Bu arada bu olaydan 3 hafta önce de babamı covidden kaybettim sonrasında hemen annemle beraber covid olunca aşırı korktu annem. Sürekli tansiyonu çıktı ve uyuyamadı korkudan.

Her neyse polis memuru sonra siz duyarlısınız ve bilinçlisiniz cezanızı yazmıyorum vs vs gibi bir şeyler söyledi.

Bunu demesinden 4 ay sonra dün cezanız var diyip annemi karakola çağırmışlar.

Biz İTİRAZ etmek istiyoruz çünkü paramız yok ve bitmiş haldeyiz. Evet kural ihlali gibi olabilir ama Polis bizim evde olup olmadığımızdan emin olmadan kapımızı gelip çalmadan ceza yazdı.

Biz de evdeydik komşulardan birinin şikayeti üzerine usulsüz ceza yazıldı diye itiraz etmek istiyoruz.

Yolu yöntemi nedir nasıl yapılır bilen var mı. :(
0
denizmaniaherif
(25.02.21)
anneniz zaten telefonda kabul etmiş olayı. üzerine hayır evdeydik diyerek bir de yalan beyandan başınıza iş almayın bence. yani makul gerekçeleriniz olsa bile kural kuraldır. usulsuzluk ya da size yapılmış bir haksızlık olduğunu düşünmüyorum.

komşu da 9,5 gününüzü saymış olmak zorunda değil. vatandaşlık görevini yapmış. çok üzgünüm sizin için ama gerçek bu. mağdur değilsiniz bu hikayede.
0
kenarortay
(25.02.21)
Başınız sağolsun bu arada, ancak kenarortay'a katılıyorum maalesef. Polise dışarı çıktım diye kendi ağzınızla söylemişsiniz.
0
roket adam
(25.02.21)
Bence de ödemeyin. Cimer'e yazın.
0
kismisolungac
(25.02.21)
kural ihlalinin küçüğü büyüğü olmaz. evet can yakan bir durumunuz olduğuna bende inanıyorum ancak kural çiğnenmiş, ikrar edilmiş ve ceza gelmiş bu sebepten bir şey yapılabilir gözükmüyor.

cezaları silerler silmezler, tahsil ederler etmezler bilmiyorum ama en kısa zamanda feraha kavuşmanızı diliyorum.
0
NightBringer
(25.02.21)
İyi dilekleriniz için teşekkür ederim.

Zaten bildiğim şeyi bana söylemiş olmanıza gerek yok kural ihlali olduğunu biliyorum dedim zaten :)

Sizden bu cezalara itiraz yolu nasıl ? siz ettiniz mi ? vs vs diye soruyorum aslında.
0
🌸denizmaniaherif
(25.02.21)
Ayrıca evden çıkmış olma sebebimiz sağlık. Yani tansiyon hemen düşürülmesi gereken bir şey biliyorsunuz. Eve ilaç yok ve yardım kuruluşlarının da getirmesi çok uzun sürüyor.

Yani evden çıkması bir yerde haklı bir durum çünkü hayati bir konu var. 112 gelmesi beklenmesi ne kadar sürüyor kaç kişiyle görüşüyorsunuz covidden biliyor musunuz ?

Bu kanal üzerinden itiraz etmek istiyoruz işte. Soruyu sormuş olmamın sebebi bu. Haketmişsiniz cezanızı yazmanızın mantığı nedir anlamıyorum.
0
🌸denizmaniaherif
(25.02.21)
Keşke buraya sormak yerine Google’da arasaydınız. Yargı dağıtmak için hazırda bekleyen çok tip var.

Neyse konuya gelirsek tutanak tutmadan nasıl ceza yazıyorlar hangi usul bu böyle? Tebliğ edildiği 15 gün içinde mahkemeye dilekçe ile itiraz edin.
0
zoghurt
(25.02.21)
E-devlette görünüyor mu ceza? Benim arkadaşımda geçen sene pandeminin ilk zamanları maskesiz dolaştığı için ceza yedi, polis gözünün önünde yazdı. Ama ceza e-devlete düşmedi. O yüzden yok sayıyor cezayı ödemiyor. Başka ceza yiyenlerin e-devlette görünüyürmuş ama bazısı düşmüyormuş
0
cometome
(25.02.21)
Ödemeyin, silinir +1

Ayrıca şöyle bir entry gördüm geçen. Belki yazar arkadaş yardımcı olur. eksisozluk.com

Ayrıca çıktığını kabul etmesin, inkar etsin anneniz.
0
austra
(25.02.21)
Teşekkür ederim herkese. Bugün sulh cezaya hemen dilekçe yazdık. Umarım şu başımızdaki pandemi belası kalkar tez vakit..
0
🌸denizmaniaherif
(25.02.21)
zaten her zaman doğrucu davutlar ezilir bu memlekette. ödemeyin bence, ileride silinecektir. burada hemen kuralcı kesilenlere aldırmayın. 65 yaşından büyüklerin sokağa çıkması yasakken akp kongrelerine rahat rahat gidebildiği, kuralların kişiye göre uygulandığı, polisin karantinda kalmalısın diye aradığında "evdeyim" diye yalan cevap verenlere yaptırımın olmadığı bir ortamda ceza ödenmez.

bir de karantina değil ama sokağa çıkma yasağı cezasının iptaliyle ilgili bir haber var. (git: www.sozcu.com.tr)
0
jepa
(25.02.21)
(7)

İşbank geri dönüş yapmıyor

Unde bach canim
Aidat için kesilen paraya itirazda bulunan mail ve şikayet formu gönderdim ama ses seda yok. Bireysel müşteri hakem heyeti için olumsuz yanıtı kullanacağım (müşteri hizmetleri daha önce sözlü olarak iadeyi reddetmişti). Fakat 2 gündür cevap yok, mail atmıyorlar. Bu durum çıktığından beri cevap verme
Aidat için kesilen paraya itirazda bulunan mail ve şikayet formu gönderdim ama ses seda yok. Bireysel müşteri hakem heyeti için olumsuz yanıtı kullanacağım (müşteri hizmetleri daha önce sözlü olarak iadeyi reddetmişti). Fakat 2 gündür cevap yok, mail atmıyorlar. Bu durum çıktığından beri cevap vermeyerek çakallık mı yapmaya çalışıyorlar? Nasıl bir yol izlemeli?
0
Unde bach canim
(25.02.21)
Bireysel müşteri hakem heyeti talebinizi ret edecek özel bir haklılığınız yoksa, bilginiz olsun.
0
atom karincanin torunu
(25.02.21)
@atom karıncanın torunu
Neden ki? Aidat konusunda nasıl bir haklılık/haksızlık olabilir ki? Fazladan kesilme gibi bir durum olsa zaten banka düzeltir bu yanlışı.
0
🌸Unde bach canim
(25.02.21)
Aidat konusu şöyle, iş bankasının aidatsız kartları var. Eğer o kartı kullanmayıp, aidatlı bir kart tercih ettiysen, aidatı ödüyorsun.

Şunu kullanıyorsan ve aidat geldiyse tabii ki gidip şikayet etmen mantıklı: www.isbank.com.tr bunun dışında şikayetin reddedilecektir çok yüksek ihtimalle.
0
roket adam
(25.02.21)
aidat yasal bi şey. hesap işletim ücreti olsa geri alırdın, ama aidat sözleşmelerde var.
0
jelly bear
(25.02.21)
Bireysel müşteri hakem heyetine e devletten başvurdum. 1 yıla yakın süre sonra cevap geldi. Reddedilmişim. Puan teklif ettiklerinde keşke alsaydım diyorum.
0
ykyt
(25.02.21)
bana kestiler. mail attım form doldurdum. 2 hafta içinde geri yatırdılar.
0
ShadowOfMoon
(25.02.21)
@roket adam ben de diyorum ki öyle bir şeye banka zaten aidat kesmez. Kesse bile yanlış kesmişsiniz dediğimde düzeltirler onun çakallığını da yapmazlar artıj. Salak değillerdir herhalde. Aldım diyenler nasıl alıyor onu baz alıyorum ben.

eksisozluk.com
0
🌸Unde bach canim
(25.02.21)
(7)

20-30 katlı binalar depremde çok riskli değil mi? (Yeni de olsa)

mordorlu ziya
İstanbul'da özellikle son dönemde markalı birçok proje 20-25-30 katlı bir ya da iki kule şeklinde yapılıyor ve böylece 200 konut bir arada satılıyor. Benim merak ettiğim ise şu: Zemin etüdü ve temeli + inşaat özellikleri yerinde bile olsa 30 katlı bir bina deprem için 5-6-7 katlı binaya göre (eşit t
İstanbul'da özellikle son dönemde markalı birçok proje 20-25-30 katlı bir ya da iki kule şeklinde yapılıyor ve böylece 200 konut bir arada satılıyor. Benim merak ettiğim ise şu: Zemin etüdü ve temeli + inşaat özellikleri yerinde bile olsa 30 katlı bir bina deprem için 5-6-7 katlı binaya göre (eşit teknik şartlardaki) çok riskli değil mi? Camilerin minarelerinin direkt yıkılması gibi bir etki göstermez mi? Bilen varsa aydınlatabilir mi? Bana bu binalar patır patır yıkılacak gibi geliyor. Japonya'da da böyle binalar var elbet ama sanırım orada hep deprem izolatörleri kullanılıyor ve bina komple hareket ederek deprem dalgasının önemli kısmını atlatıyor. Bildiğim kadarıyla bizde 30 katlı bina bile normal radye temel ve üzerine kolonlar çıkılarak yapılıyor. Mantıken bu bina o deprem dalgasını aldığında uzunluğundan dolayı oluşacak moment ile kendinden geçip orta yerinden parçalanmayacak mı?
0
mordorlu ziya
(24.02.21)
bu konu daha önceden bir çok kez sorulmuştu burada, kısaca özetleyeyim:
1) uzun binalar daha çok salınım yapabildiği için depremde oluşan sarsıntıyı hasarsız atlatmakta daha başarılılar. kısa binalarda salınım şansı düşük, o enerji direkt yıkıcı oluyor.
2) 3-5 katlı bir binayı 3-5 işçi ve laz müteahhit ile yapabilirsiniz ama 30 katlı bir binayı yapıp ayakta tutabilmek için mühendislik gerekiyor
3) uzun binalar daha maliyetli olduğu için genellikle daha büyük şirketler tarafından yapılıyor. 3-5 katlı bina yapan laz müteahhitin belli denetimlerden kaçma şansı varken büyük şirketlerin kaçarı yok.
edit: 4) bir de yüksek binalar dört bir yandan esen rüzgar ve meteorolojik olaylara karşı da dayanım göstermek zorunda olduğundan mecburen zaten olması gerekenden daha güçlü inşa edilmek zorunda. 30'lu katlara çıktığında özellikle istanbul sahil kesiminde inanılmaz bir rüzgar oluyor.

kaynak olarak da şunlar var 5 dklık arama sonucunda:
www.exploratorium.edu
www.chicagotribune.com

yani deprem olursa büyük binaların içine kaçmanı önerebilirim. deprem riski asıl bina uzunluğundan ziyade yaşıyla alakalı.
0
roket adam
(24.02.21)
Tabii bu yapı kalitesi durumunu biliyorum ama aslında sormak istediğim eşit yapı kalitesinde ve eşit yapı şartlarındaki örneğin 7 katlı bina ile 30 katlı binanın karşılaştırması nasıl? Siz daha iyi salınım yapabildiğini ve bunun iyi olduğunu söylüyorsunuz, farklı kaynaklarda bu fazladan salınımın taşıyıcılar üzerinde ek yük oluşturduğu yazıyor. Kafam karıştı :)
0
🌸mordorlu ziya
(24.02.21)
ülkemizde şöyle bir durum var, 30 kat üzeri yapılar için herhangi bir yönetmelik yok.
yani deprem yönetmeliğine uygun diye satılan daireler var ya hani bunlarda o yok. Son araştırdığımda durum buydu değişmediyse.İlla ki sağlam yapıyorlardır tamam ama neye göre?
Bir de hani büyük firmaların kaçarı yok denetimden deniyor ya bu kısma çok güldüm :)
Vergi aflarını falan düşünerek tekrar bir düşünün derim.
0
imnotsureabout
(24.02.21)
Ben de araştırırken buldum. Enteresan bir olay var.

www.iris.edu

Videoda düşük frekanslı bir depremde uzun olan bina daha çok sallanıyor, yüksek frekanslı bir depremde ise kısa olan bina daha çok sallanıyor.
0
dissendium
(24.02.21)
Doğru yapıldıysa neden olsun? 2011 yılından bir video. Başlık söylüyor zaten 52. Kat

youtu.be
0
zoghurt
(24.02.21)
Tokyo videoları çok anlamlı değil çünkü hep deprem sismik izolatörü var binalarda. Etkinin %80'ini o alıyor zaten. Bizde tüm türkiyede 2 binada mı ne var maalesef.
0
🌸mordorlu ziya
(24.02.21)
Temel konu şu: kat sayısı yükseldikçe bina ölü yükü ve rüzgar yükü falan artar. Haliyle dayanım için daha dayanıklı ama rijit olması beklenir. Mesela bu yüzden belirli kat sayısından sonra çelik yapı tercih edilir. Bir boksör aldığı yumruğa karşı ne kadar esneyerek tepki verirse o kadar az hasar görür.
0
Unde bach canim
(25.02.21)
(11)

rte nasıl yorulmuyor?

duyurukullanıcısı
doping veya supplement alıyor mudur? ek besin vs?3 gün üst üste online sunum olsa yamuluyorum bem.
doping veya supplement alıyor mudur? ek besin vs?

3 gün üst üste online sunum olsa yamuluyorum bem.
0
duyurukullanıcısı
(24.02.21)
senden benden iyi besleniyor.
0
false pretension
(24.02.21)
Abartmasak. Prompterdan okuyor geciyor. Hesap verme, muhabir sorusu cevaplama vs de yok. Seyahatler desen en konforlu ucaklar, araclarda.
0
neverletyougodown
(24.02.21)
Abartılacak birsey değil. Gerçekten ben de çok merak ediyorum. O metini okumak bile yorar insanı ya. Ben o yaşta hayatta o tempoyu kaldıramam.
0
allah yazdiysa bozsun
(24.02.21)
senin benim gibi beslenmiyor adam . koca ülkenin başkanı. günlük hayatta bizim hayatımızda yer etmiş, yorucu sıkıcı şeylerin hiçbiri yok hayatında. kendi normal hayatınız gibi düşünmeyin normal bir işte çalışmak gibi vs.
çamaşır yemek bulaşık ulaşım vs. hiçbiri problem değil hepsi en iyi, en konforlu en kaliteli şekilde hallediliyor. amiri yok hesap vermesi gereken biri yok. işi stressiz demiyorum elbet en stresli işlerden ama yetkileri ve gücü olağanüstü. iş motivasyonunu iş tatminini düşünün. ülke yönetiyor. koskoca 80 milyon onun ağzına bakıyor. nefret eden olduğu kadar yoluna canımı veririm diyenler de var. size hiç bir adet insan evladı senin için ölürüm, yoluna can feda tarzı bir şey söyledi mi?

günün sonunda tek yapması gereken halkın karşısına çıktığı o bir saatte en iyi performansını göstermek. e onu da 40 yıldır üst düzeyde yapıyor zaten. gözü kapalı da çıksa oraya gene yapar.
0
papuayenigine02561
(24.02.21)
gucu seven birisi bence, ve bu onu besliyor
ayrica bizlerden cok daha iyi beslenip daha programli yasiyordur
bugun hangi corabimi giysem diye dusunmuyordur, corap danismani falan vardir.
ama evet yasina gore gayet dinamik gorunuyor
0
exlibris
(24.02.21)
exlibris'e katılıyorum. benim de bu tarz tanıdıklarım var, mesela dedem 80 yaşında, covid geçirdi alzheimer parkinson kalp bel fıtığı ne ararsan var. ama işine öyle bi tutkuyla bağlı ki hala dükkanına gidiyor. evde 2 muhabbet edemiyoruz, dükkana gidince aslan kesiliyor adam. yani tutku sağlıklı tutuyordur.

bir de beslenme noktası var tabii. şeyma subaşı mesela vitamin enjekte ettiriyordu damardan, ona km bilir ne kokteyller yapıyorlardır.
0
roket adam
(24.02.21)
islam için birşeyler yapıyor olmanın verdiği motivasyon da olabilir ve 7 milyon sülalesinin aç kalmayacak olması. o 7 milyon sülaleden 7 milyar yıl boyu sevap duaları gelecek sonuçta. önemli bence bu da
0
ShadowOfMoon
(24.02.21)
Tipini gormediniz herhalde, korkuluk gibi geziyor yillardir.

Tabii ki ek takviye aliyordur tum devlet liderleri.
0
buf-e kür
(24.02.21)
beslenmeden ziyade yaşam tarzı ile alakalı. çok genç yaşlardan itibaren sürekli bir koşuşturmacanın içinde olduğu için bu yaşta da yorulmaması gayet normal. üstte de hırslı biri olduğundan bahsedilmiş, o hırs içinde var olduğu için de hiç durmadan yıllardır hareket halinde.
0
candide
(24.02.21)
Bir eli yagda bir eli balda, kimseye hesap vermiyor, adamin kankasi darbe yapti kandirildik Allah affetsin dedi cikti isin icinden, utanma, mahcubiyet sifir.

Asil bomba olan malum orgutun dag kadrosu. Hep ayni 3-4 adam senelerdir gak guk ediyor tehditler savuruyor koca devlete, hic mi saglik sorunlari yok, her an olum, operasyon, suikast korkusu, stres yasamiyor mu bu adamlar
0
speedy
(25.02.21)
her insanın farklı özelliği var
rte nin enerjisi yüksek, hitabeti iyi, konuşmayı seviyor yorulmuyor

gençliğinde topçuluk da var, fiziksel altyapısı da müsait
0
bir soru sorcam
(25.02.21)
(13)

sözleşme yapmayan sigorta erteleyen işveren

soru
merhaba, şöyle bir duyuru açmıştım: http://eksiduyu.ru/1463017 özet geçeyim, başta işe girerken sözleşme ve sigorta yapıyoruz diyen daha sonra sözleşmeye gerek yok deyip sigortayı 2-3 ay sonra yapalım bana hatırlat diyen bir işverenim vardı. 2 ay oldu sigortayı hatırlattım. bu ara çok yoğunum bana p
merhaba, şöyle bir duyuru açmıştım: eksiduyu.ru özet geçeyim, başta işe girerken sözleşme ve sigorta yapıyoruz diyen daha sonra sözleşmeye gerek yok deyip sigortayı 2-3 ay sonra yapalım bana hatırlat diyen bir işverenim vardı. 2 ay oldu sigortayı hatırlattım. bu ara çok yoğunum bana pazartesi hatırlar dedi. sonra şunu yazdım:

"Merhaba, olur hatırlatırım. Bir ricam daha olacak sizden. İşe başlamadan önce ilk telefon görüşmemizde birkaç hafta deneme süremiz oluyor, ardından sözleşme ile sigorta işlemlerini başlatıyoruz demiştiniz. Daha sonra ikisi de söylediğinizden farklı gelişti. Bir şey demedim ama bu durum beni çok rahatsız etti. Yine konuştuğumuzdan farklı gelişecekse lütfen önceden söyleyin, ben de ona göre davranayım. Taşınma kararı almıştım uzaktan çalıştığımız için, onu tekrar düşünmem gerekecek anlaşamazsak. Dediğim gibi, en başta söylediğiniz sözleşme ve sigorta şartları olmayacaksa çalışmaya devam etmeyi düşünmüyorum. Yoğunluğunuzu anlıyorum ama kısa da olsa bir cevap bekliyorum sizden. Teşekkürler."

"Tamamdir o zaman.
Bu mailin üzerine ben de seninle çalışmayı düşünmüyorum.
İyi günler"

sorum yok. birilerinin boşver iyi olmuş demesine ihtiyacım var sadece. böyle demesini göze almıştım ama yine de kendim için mantıklı olanı yapmadığım için pişman oldum. adama çok kurulmuştum ama söylemeden de edemedim bunları. ki derdim de adamı paylamak değil niyetini anlamamış olmamdı, hala konuşalım falan diyor sen öde sigortanı diyecek sandım ama sanırım demeyecekti. neyse öyle işte.
0
soru
(24.02.21)
Önceki duyuruya göre adam zaten iki üç hafta deneriz sonra sigorta yaparız demiş ki bu bile saçma. Deneme süresinde de sigorta şart. O işler karışık demiş neyi karışık, evrakları veriyosun ve başlıyor sigorta. Adamın niyeti yokmuş. Bence senin sigorta pazartesi de baslamazdi. Ha ben olsam pazartesiyi beklerdim ama beklesen de sonuç değişmeyecekti bence. Ödemeler düzenli olduysa, içeride paran yoksa iyi.
0
elorelia
(24.02.21)
Boşver, iyi olmuş. Çalışanın temel haklarını sağlamaktan aciz bir patrondan hiç bir şey olmaz. Sigorta nedir ya insan hakkı bu yani, senin de bir hayatın var. İnsafsız rezil adamlar ya altı üstü bi imza atıp resmiyete dökecek.

Gayet iyi yapmışsın, üzme kendini.
0
roket adam
(24.02.21)
hocam gerçekten aşırı iyi olmuş. çok şükür şu mesajı atabilecek durumunuz varmış ki atıp hakkınızı savunmuşsunuz. ancak sigortadan vazgeçmeme konusunda da size ders olsun diyebileceğimiz bir olay, zira sigortanız yani güvenceniz olsaydı sizi böyle bir kalemde silip atamayacaktı (hele ki şöyle bir dönemde)

yoğunluk falan hikaye. sigorta kaydı dediğin işlem uğraşan adam olduktan sonra girdiğin gün yapılıyor, hatta girmeden bir önceki gün başlatılır. nereye kadar giderse diye sizi kazıklamaya kalkmış işte. umarım bir dahaki işiniz sizin için daha iyi olur.
0
amugochi
(24.02.21)
teşekkür ederim, bunları duymak iyi geldi. ben de doğru olanı yaptığımı düşünüyorum ama bu şekilde de bütün planlarım suya düştü maalesef. önceki işverenimle de çeşitli sorunlar yaşıyordum, bu işe karşı çok hevesliydim. her şeyi kabul edebilir izlenimi verdiğim için biraz da böyle muamele gördüğümü düşünüyorum. herkesle böyle çalışıyor olsa en başta sözleşme ile sigorta yapıyoruz demezdi sonuçta.
0
🌸soru
(24.02.21)
neden SGK'ya şikayet edip öttürmüyorsunuz? sizin şikayet ettiğinizi kimse bilmez. ilk günden itibaren sigorta ve sözleşmeniz olmalı. pişkinliğe bak inanamıyorum. konfeksiyon atölyeleri bile bunu yapmıyor. hiçbir şekilde mantıklı bir iş yapmamışsınız üzgünüm. bir daha böyle bir tolerans göstermeyin. ilk gün sigorta da sözleşme de yapılır, bu ağrı dağı kadar gerçek ve olması gereken bir şey, delirmeyin.
0
uuth
(24.02.21)
Bu maili kanıt olarak saklayıp işvereni sgk'ya şikayet edin. 1 gün bile sigortasız çalıştırılamazsınız.

İşe başladıktan sonra 2 ay zaten deneme süresidir.
0
hayaletimsi
(24.02.21)
ben de işveren tarafından bakacağım konuya. pandemi süresince işten çıkartma yasak olduğu için firmalar da zor durumda kalıyor. işverenin sigortasız çalıştırmasını elbette doğru bulmuyorum ama biraz da hak verebiliyorum. adam kapatıp gidecek kapatamıyor bile ücretsiz izinde olanlar nedeniyle. bence bu dönemde herkes biraz kendinden veriyor. hakkınızda hayırlısı olsun...
0
naksidil
(24.02.21)
Siz haklısınız. Böyle dediğiniz için işler bozuldu zannetmeyin. Adam sizin paranızı çalıyordu sektörde sıkıntıya yol açacak mı size bilmiyorum kar zarar hesabını yapın ona görw Sgk şikayet seçeneğini düşünün.
0
ykyt
(24.02.21)
@naksidil, söz konusu kişi küçük çaplı bir işletme sahibi birisi değil, çok yaygın kullanılan bir internet sitesinin sahibi. amerika'da yaşıyor zaten sanırım. pandemiden etkilenecek bir iş de değil, o yüzden hiçbir şekilde kendisinin açısından bakamıyorum.
0
🌸soru
(24.02.21)
İşveren perspektifinden de bakılsa yapılan doğru değil. Hadi diyelim deneme süresinde işten çıkarma yasağı var tamam. Zaten adamı 2 ay sigortasız çalıştırmışsın, demek ki deneme süresini de bitirmişsin iyi mi kötü mğ biliyorsun. E artık bi bahanen yok yap sigortayı gitsin. Bi de en başta neden sigorta yapacağım diyorsun madem.

Dediğim gibi sözünde durmayan insanlarla iş yapılmaz.
0
roket adam
(24.02.21)
siz çok iyi niyetli bir insanmışsınız, ama bu kadarı kendinize zarar.
başka diyeceğim birşey yok.

edit: patronun yaptığı ise düpedüz ahlaksızlık
0
velhasilkelam
(24.02.21)
Derdini nazik ve güzel bir şekilde açıklamışsın ama alınmış suçlu olmasına rağmen. En baştan böyle tiplerle iplerin kopması iyi olmuş.
0
black mamba
(24.02.21)
cook iyi olmus. alemin cakali kendisi. sizden sonrakine de sigorta yapmadan calistiracak. yogunluk hikaye herkes yogun ama herkes isini yapiyor
0
ala09
(24.02.21)
(3)

bir başka macbook m1 sorusu

legalize marijuana
macbook m1 almak istiyorum, ama office & adobe (photosop & premiere) programlarına para vermek istemiyorum. youtube'dan %100 free crack videolarıyla bu işi temiz çözebilir miyim?
macbook m1 almak istiyorum, ama office & adobe (photosop & premiere) programlarına para vermek istemiyorum.

youtube'dan %100 free crack videolarıyla bu işi temiz çözebilir miyim?
0
legalize marijuana
(24.02.21)
Ben hepsini crackli olarak kullanıyorum. M1'li değil, 2014 macbook pro. M1'e optimize olursa ona da otomatik geçeceğim otomatik olarak. Office'te crack'li olsa da güncelleme yapabiliyorsun. Photoshop falan anında crackleniyor zaten.
0
himmet dayi
(24.02.21)
m1'dekilerin crack olayını daha hiç görmedim açıkçası, emülatorun çalıştıramayacağı bir crack olursa crack yapamayabilirsin.

standart mac için hiç bi engel yok kolaylıkla yapılabilir.
0
roket adam
(24.02.21)
m1x (veya m2) çıkacak çok yakında
ben siparişi verdim, özel konfigrasyon yaptım.
4 hafta teslim dediler, 3.haftasında iptal ettim :) ikinci generasyonu bekliyorum.
core sayısı arttı gibi net sızıntılar var.
eli kulağında nisan deniyor anons için.
0
summatinyourteeth
(24.02.21)
(18)

Temizlik anketi

dissendium
1. Dişlerinizi hangi sıklıkta fırçalıyorsunuz?2. Sadece uyurken giydiğiniz kıyafetler var mı? Günlük kıyafetlerinizle uyuyor musunuz?3. Kendi odanızı ya da çoğunlukla zaman geçirdiğiniz odayı kaç günde bir süpürüyorsunuz?4. Telefonunuzu, bilgisayarınızı hangi sıklıkta siliyorsunuz?5. Yemek yemeden ö
1. Dişlerinizi hangi sıklıkta fırçalıyorsunuz?

2. Sadece uyurken giydiğiniz kıyafetler var mı? Günlük kıyafetlerinizle uyuyor musunuz?

3. Kendi odanızı ya da çoğunlukla zaman geçirdiğiniz odayı kaç günde bir süpürüyorsunuz?

4. Telefonunuzu, bilgisayarınızı hangi sıklıkta siliyorsunuz?

5. Yemek yemeden önce ellerinizi yıkıyor musunuz?

6. Paraya dokunduktan sonra ellerinizi yıkıyor musunuz?

7. Yediğiniz çikolata, kek gibi şeylerin ambalajını hemen çöpe atıyor musunuz?

8. Yastık kılıfınızı kaç günde bir değiştiriyorsunuz?
0
dissendium
(23.02.21)
1, günde 1
2. Boxer
3. Haftada 1 temizlikçi
4. Kirli gördükçe
5. Özellikle kirli ise.
6. Hayır
7. Evet
8. Haftada 1 temizlikçi
0
kisa
(23.02.21)
1- sabah ve akşam
2- evet (pijamam var yani)
3- 2 haftada 1
4- telefonu sildiğimi hatırlamıyorum, bilgisayarı 2 haftada 1 falan
5- evet
6- hayır, ama paraya dokunmuyorum pek, %99 dijitalim
7- evet
8- 2 haftada 1
0
plutongezegendegilmi
(23.02.21)
1. 5-6’yı geçtiğini tahmin ediyorum.
2. Bazen.
3. Üç günde bir
4. Dışarıdan geldiğimde.
5. Evet
6. Evet
7. Çoğu zaman.
8. İki haftada bir :(
0
ruhen hastayim ben
(24.02.21)
1. Sabah ve akşam
2. Var. Yorgunluktan sızdıysam nadiren de olsa günlük kıyafetle uyuduğum olmuştur ama
3. İki günde bir (robot süpürge)
4. Haftada bir gibi
5. Evet
6. Evet
7. Evet
8. Haftada bir
0
orient blue
(24.02.21)
1- günde 2
2- evde giydiğim şeylerle uyuyorum
3- haftada 1-2
4- haftada 1
5- hayır
6- hayır
7- evet
8- ayda bir falan
0
roket adam
(24.02.21)
1.günde 3
2.pijama var ama çok yorgunsam kıyafetle uyuyakalıyorum.
3.haftada 3
4.telefon gün aşırı, laptop iki haftada bir.
5.evet
6.bazen
7.evet
8.haftada 2
0
juliette
(24.02.21)
1.günde 2
2.yok.hayır
3.4 günde bir
4.haftada bir
5.evet.
6.yemek yiyene kadar hayır
7.evet
8.haftada bir
0
sttc
(24.02.21)
1)Her gece uyumadan önce. Bazen 2.
2)yatak dışında giymem pijamamı.
3)haftada 1
4)telefon günde 1 kabını yıkarım. Bilgisayar haftada 1-2 silerim.
5)evet
6)evet
7)evet
8) iki haftada bir
0
megalomaniac
(24.02.21)
1 Hayat normalken 2 şimdi ev hapsi olduğundan günde 1
2 evin içinde takıldığım kıyafetle uyurum
3 haftada 1
4 salgından ötürü arttı bu haftada bir kaç defa olabiliyor
5 evet
6 evet
7 evet
8 haftada 1
0
hedep
(24.02.21)
1) 2 ya da 3. Evden çıkmadan ve gece yatmadan garanti. Eğer gün içinde evdeysem ya da dişimi fırçalayabileceğim rahat bir gündeysem akşam üstü yemekten sonra 3.

2) Günlük kıyafetimle yatağa girmem. Genelde bir gün giydiğim pijamayı da 2. gece giymem. Bunun sebebi daha çok evdeki kedi köpek ve benim alerjilerim.

3) Pandemi sürecinde evde olduğum süre boyunca her günle-gün aşırı arası süpürdüm. Çalışırken haftada 1.

4) Bilgisayarı çok nadir, telefonu arada sırada elimdeki kolonyalı mendil boşa gitmesin filan diye :D

5) %99

6) Paraya dokunduktan sonra elimi hemen yıkamıyorum da genelde yıkayıncaya kadar temkinli oluyorum, elimin üstünde bi tabaka var gibi kendime sürmemeye dikkat ediyorum, sonra müsait ilk fırsatta yıkarım.

7. Yok

8. Haftada 1
0
pandispanya
(24.02.21)
1- günde en az 2 kere (evden calismaya baslayali yine 3)
2- evet pijamami sadece uyurken giyerim, evde pijamayla oturmam, gunluk kiyafetle yataga girmem. (Girsem de kafam iyidir filan)
3- 2-3 gunde bir
4- bilgisayari hic hatirlamiyorum, telefon haftada 1 filan.
5- evet
6- evdeysem/lavaboya yakinsam evet, normal zamanda hayir
7- hayir
8- 2 haftada 1e cikarttim, 3 haftada 1 idi :/
0
kuehles blondes
(24.02.21)
1. günde 2
2. pijama gecelik mevsime göre artık neyse, yatağa girerken giyer kalkınca çıkarırım. kışın pijama üstümü yazın geceliği her gün değiştiririm.
3. haftada 1
4. haftada birkaç kez
5. evet kesin
6. evet kesin
7. ambalajından çıkarıp tabağa aldıysam mutfaktayken atarım o an hemen ama masada çalışırken gofret yediysem sırf onu atmak için masadan kalkmam, kalkınca atarım.
(şu an ambalajı dezenfekte etmeden ellemem asla ek not olarak)
8. 5 ila 7 gün arası ama şöyle; iki yastığım var, haftanın bir yarısı birinde, diğer yarısı diğerinde yatıyorum hatta yüzünü de çeviriyorum. yani 1. 2. günler 1. yastığın ön yüzü 3. ve 4. günler arka yüzü 5. 6. günler 2. yastığın ön yüzü 7. gün arka yüzü gibi gibi.
0
la lykia
(24.02.21)
1. İki ama bazen artabiliyor sigara/nargile/çay/kahve çok içtiysem.
2. Var, kesinlikle günlük kıyafetlerimle uyumam.
3. Evde robot olduğu için her gün, iki haftada bir de temizlikçi ablamız geliyor.
4. Her gün, ya gözlük silme mendili ile ya da kolonya ile. ama saflığı yüksek etil alkol daha iyi aslında çabuk uçtuğu ve daha az zarar verdiği için.
5. Evet, iş yerindeysem dezenfektan ile de temizliyorum ayrıca.
6. Evet, ayrıca dezenfektan/kolonya/antibakteriyel mendil de kullanıyorum.
7. Ev dışındaysam evet, evdeysem zaten eve girer girmez paketleri dezenfekte ettiğim için atıyorum hemen yediysem yine hemen atıyorum, ama zamana yayıyorsam da işte yine bitirince atıyorum. Soruyu tam anlayamadım sanırım :(
8. Çok terlediysem sabahına bile değiştirebilirim, ama her gece yatmadan duşa girdiğim için en erken iki gün, en geç haftada bir.

Not: Bunların tamamını pandemiden önce de yapıyordum, çünkü OKB'm var. Birkaç sene önce antidepresan kullanmaya başladığım için bunlar yine düzelmiş halim XD Dışarıda tuvalete bile gitmiyordum yani, öyle diyeyim. Hatta bir dönem komple dışarı bile çıkmadım. Anca bu kadar düzeldim işte :)
0
pasp
(24.02.21)
1- Günde 2 ya da 3.
2- Gün içinde güydiklerim ve yatarken giydiklerim farklı.
3- Haftada 1 ya da 2.
4- Bilgisayarı aklıma geldikçe siliyorum açıkçası ama telefon konusunda çok hassasım. Senelerdir dışarıdan eve her girişimde kolonya ile silerim. Bazen günde 4-5’i buluyor.
5- Evet
6- Evet
7- Çoğu zaman :(
8- Haftada 2
0
ms brownstone
(24.02.21)
1. sabah uyanınca ve akşam yatmadan once
2. evden çalıştığım günlerde günü pijamayla geçiriyorum, sabah duş aldıysam gün içinde o kıyafetlerle yemek yapmadıysam akşam direkt öyle yatarım.
3. robot her gün süpürüyor. öncesinde haftada 1 idi.
4. ekranda birden fazla benekler görmeye başladığımda :(
5. dışarıdaysam evet.
6. pandemiden sonra kolonyalıyorum.
7. evet
8. haftada bir tüm nevresimle
0
nonik
(24.02.21)
1- günde 2
2- günlük kıyafetlerimle uyumam, rahat etmem.
3- 2 günde bir.
4- telefon her gün. bilgisayar haftada 1
5- evet
6- evet
7- dizi film vs izliyorsam hayır.
8- makyajımı çıkarmayı unuttuysa ertesi gün değiştiyorum. normal rutin 3 günde bir.
0
super kahraman olsaydim baba olurdum
(24.02.21)
1. 2
2. did you mean "pijama" . evet var.
3. 3-4 günde bir robot, daha geniş aralıkta genel temizlik
4. haftada 1 ile 2 haftada 1 arası değişiyor
5. evet
6. evet
7. evet
8. 7
0
bir ileti paylastim
(24.02.21)
1. günde 1
2. boxer
3. her hafta temizlikçi geliyor + gerektiğinde
4. gerektiğinde
5. duruma bağlı. evde tv izlerken yemek geldiğinde yıkamam
6. evet
7. oturduğum yerden kalkıp atmam ama ilk ayağa kalktığımda atarım
8. bilmiyorum.
0
co2s2
(24.02.21)
(21)

dardanel olayına ne diyorsunuz?

scudman1
Teneke için makineler var hatta (git: https://www.youtube.com/watch?app=desktop&v=FWNvb_BjLlc&ab_channel=CFTGroup) acaba poşet olduğu için mi makine kullanamıyorlar? Ama vardır ya bunun makinesi falan. Eldiven konusuna girmiyorum bile. Keşke influencerlara harcadıkları paralar yerine düzgün bi siste
Teneke için makineler var hatta (git: www.youtube.com acaba poşet olduğu için mi makine kullanamıyorlar? Ama vardır ya bunun makinesi falan. Eldiven konusuna girmiyorum bile.

Keşke influencerlara harcadıkları paralar yerine düzgün bi sistem kursalarmış.
0
scudman1
(23.02.21)
2000 tane çalışan insan var duyarını kenara bırakırsak rezillik.

bu tür paketleme için kesinlikle makine kullanılabilirdi. balık işlenirken insana ihtiyaç duyulacak tek kısım temizleme kısmıdır, kılçıktır, siyah ettir vs vs. hadi onu geçtim, orada elini kullanacağına bi araç gereç verilebilirdi. adam ellerini kullanmazdı bu sayede. ama tabi bu da yeterli değil.
0
false pretension
(23.02.21)
Yumurtanın sarısıyla beyazını ayırmak için bile makine varken şu olay tamamen çağ dışılık.
0
dissendium
(23.02.21)
bana ilginç geldi. hayvan gibi otomasyonları var bu adamların. böyle bir işi insana yaptırmak daha bile pahalıdır.

edit: bence bilmediğimiz bir detay var diyeceğim de yine de insana çıplak elle yaptırmazsın ya bu işi.
0
Anjelik
(23.02.21)
açıklama yapıp baya durumu savunmuşlar. bana da garip geliyor. borsada işlem gören eşşek kadar firma. iki makine daha alamamışlar demek.

ayrıca doğrudan yenen yani evde pişirme vs uygulamadığımız bir ürün için eldiven kullanılmaması saçma. normal bir ülkede olsak marka değerleri beş paralık olurdu ama kesin iki güne unutulur gider.
0
🌸scudman1
(23.02.21)
Acikcasi ben goruntulerde skandala sebep olacak bir sey goremiyorum. Elleriyle dolduran insanlarin suratina ve ellerine bakinca, gercekten disiplin altinda ve ozenle calistiklari disinda baska bir izlenim de edinmedim.

Dardanelin daha onceki yaptigi reklam da yine cok elestirilmis ve yanlis anlasilmisti. Bilincli ve kasitli olarak yapildigini bile dusunmkteyim bu olaydan sonra.

Kimbilir belki de belli bir tarafta olmayi secmedikleri icindir.
Neydi o soz; taraf olmayan bertaraf olur muydu.
0
balpolen
(24.02.21)
eldiven kullanılmaması ve bunun tamamen manuel olarak yapılması bana da çok ilginç geldi. firma merdiven altı bi yer değil çünkü. gördüğüm kadarıyla bu poşette satılan ton balığı için yapılmış, herhalde metal kutulama otomatik hatta oluyor ama bu poşette satılan belki de satış hacmi küçük olduğu için şu an için elle yapmaya karar vermişler. yani en azından eldiven olmaması çok garip.
0
roket adam
(24.02.21)
benim algıma göre de eldiven pis geliyor mesela. sabahtan akşama kadar aynı eldiven sanki hijyenikmiş gibi takılıyor. takanda öyle bir psikoloji oluşuyor. o kadar insanın her saat başı eldiven değiştirmesi de bi atık sonuçta. hijyen kodları varsa, tırnaklar temiz ve kısaysa, eller düzenli yıkanıyorsa ben sıkıntı göremiyorum. otomasyon derseniz o ayrı mesele. o insanlara istihdam olarak bakarsak orada yaşayanlar için yine olumlu.
0
olutaklidi
(24.02.21)
eldiven duyarı aptalca. en iyi restoranlarda yemeğinizi hazırlayan aşçıların hiçbiri eldiven takmaz. hijyen eldivenle sağlanmak zorunda değil.
ayrıca otomasyonun değmeyeceği kadar düşük sayıda üretim yapılıyor olabilir özellikle o ürün için.
0
das ende der welt
(24.02.21)
Neden el değmeden değil diye sorulabilir ama ne şaşırdım ne de yemem diyebiliyorum.
Eldiven muhabbeti, insanların eldiven kullanılınca hijyenik olacağına olan inançları saçma geliyor, burada eldiven eminim daha hijyenik olmayacak.

Ama sebebini merak ediyorum kesinlikle.
0
atom karincanin torunu
(24.02.21)
Ben olimsuz etkilenmedim. Tukettigim bir urun degil ama yarin alip tuketebilirim. Aciklamalari da mantikli geldi eldiven kullanilmamasi parca kacabilir diyeymis ki mantikli. Ayrica paletlemeden sonra ekatra hijyen islemine de tabi tutuyorlarmis. Bana garip gelen bu kadar buyuk firmanin bu utun icin manuel calismasi oldu. Ama onda da urunun butik oldugu vs. falan demisler. Anotmal bir durum goremedim
0
exlibris
(24.02.21)
fabrikasına gittim pislik icinde ydi çok sasirmadim
0
all girls dream
(24.02.21)
Ben bir sıkıntı göremedim. Bu kadar da pimpirikli olmayın, insan paketliyor sonuçta bilmediğimiz dünya dışı bir canlı değil.
0
zoghurt
(24.02.21)
Şirket açıklama yapmış eldiven kullanımı doğrudan ürüne temas ettiği için kanserojen olabilirmiş. Videoda zaten bazı çalışanlarda eldiven var, onların da ürünle doğrudan teması yok. Ekşiciler üzgün
0
olaylar olaylar
(24.02.21)
en onemli seyi soyleyeyim. eldivensiz calismanin otesinde, ton baligi ultra zararli bir baliktir ve bu konserve baliklar ciftliklerden geliyor ki daha da zararli ton agir metal birikimi var. yaslilarda alzeimer, hamilelerde otizmli cocuklara sahip olma ihtimalini arttiriyor. somon baligi da ayni keza.. ne yediginizi bilin, ciftlik baliklarindan uzak durun!
0
ubi dubium ibi libertas
(24.02.21)
Bahsi geçen videoyu göremedim bir türlü. Dardanel’in fabrikasında çokça bulundum. Ameliyathane kadar hijyenikti. Videoda ne var ki? Biri bana anlatsın lütfen.
0
suicides underground
(24.02.21)
Ben de bir rahatsızlık hissetmedim. Trt belgeselde yemeğin yolculuğu gibi bir yapım var. Orada balık konservesi de vardı. Otomasyonun yanında insan müdahalesi de kullanıldığı zaten firmaca anlatılıyordu. Şaşırmadım da garipsemedim de. Tüketmeye devam ederim. Zaten haftada 1-2 kere salataya falab açıyoruz.
0
baal
(24.02.21)
Rezillik başka bir şey değil. Dardanel'in poşetli ürünlerini almıyordum zaten ama koskoca firma böyle yaparsa diğerleri neler yapar tahmin etmek istemiyorum.

Sanki merdiven altı sahte ürün üreten yermiş gibi bir havası var. millet zeytinyağlı diye 2 katı para bayılıyor verilen hizmete gel...
0
kimlanbu
(24.02.21)
bu yeni bir bilgi değil, trt'nin yiyeceğin serüveni diye bir belgesel serisi var, orada ton balığı üretiminde gösteriyorlar zaten. balıklar kılçıklarından da elle ayıklanıyorlar.
0
ofelia
(24.02.21)
El olayı dedikleri gibi mecbur diyelim, plastik bidondan poşete dökülen su ve çalışan kadının maskesinin burnunda olması durumu beni rahatsız etti.

Çalışan kişi için söylemiyorum. İşçilerin koşulları da bu bahsettiğim manzara da kötü.
0
kaset
(24.02.21)
Benim takıldığım nokta makine olmadan manuel olarak yapılan üretimin ne kadar sürdürülebilir olduğu. Bu kadar düşük kapasiteyle ne kadar üretim yapabilirler? İptidai bir üretim şekli. Üretim böyleyse hijyen beklemek anlamsız.

Eldiven kısmı tartışmalı. Yurtdışındaki üreticilerin videoları ortada eldiven baya baya kullanılıyor. Eksileri vardır bilemem ama işe yarar bir çözümde vardır. Mesela sürekli eldiven değiştirme gibi.
0
🌸scudman1
(24.02.21)
@ofelia, tenekeler ısıl işlem uygulanıyor o yüzden balığın ayıklanma sürecinde el değmesi problem olmuyor. ama bu paketler ısıl işlem uygulamaya pek uygun değil bence.
0
Anjelik
(24.02.21)
(8)

Sebepsiz yere moralin bozulması

anladespina
Bir aydır neredeyse her gün bunu yaşıyorum. Normalde "çalışkan" olarak tanımlarım kendimi. Ancak bir aydır hiçbir şey yapamıyorum. Yapsam da verim alamıyorum. Sürekli moralim bozuk, sinirliyim. Sizde de oluyor mu böyle şeyler?
Bir aydır neredeyse her gün bunu yaşıyorum. Normalde "çalışkan" olarak tanımlarım kendimi. Ancak bir aydır hiçbir şey yapamıyorum. Yapsam da verim alamıyorum. Sürekli moralim bozuk, sinirliyim. Sizde de oluyor mu böyle şeyler?
0
anladespina
(23.02.21)
Evden calisiyorsan cok normal. Ben de oyleyim.
0
Anjelik
(23.02.21)
@anjelik öğrenciyim. Uzun zamandır evde gayet verimli vakit geçiyordum
0
🌸anladespina
(23.02.21)
Normal. Pandemiye yoruyorum ben.
0
ruhen hastayim ben
(23.02.21)
Evde hapissen ve yalnizsan cok normal. Ben de son bir aydir falan hic iyi degilim
0
Anjelik
(23.02.21)
Sürekli evdeyseniz yeterince güneş ışığı almamakla alakalı olabilir.
0
turkce konusan uzayli
(23.02.21)
ben de uzun zamandır evden çalışıyordum, pandamı dönemini de gayet verimli geçirdim ama son 1 aydır tam manasıyla yamulmuş durumdayım motivasyon olarak. havalardandır diye ümit ediyorum.
0
roket adam
(24.02.21)
Bugün aynısını ben düşündüm. Sürekli bir kaos, belirsizlik var ülkede. o kadar doğal ki bu şekilde hissediyor olmamız.
0
Sakinolmamlazim
(24.02.21)
bende anlık olarak geliyor bu his. sonra sike sike çalışıyorum. ben olmasam zaten operasyonda araba yürümez resmen.
0
rain when i die
(24.02.21)
(5)

Port yok

kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
Istanbulda evimi kapatip ayvalik'a tasindim. Evimdeki interneti buraya nakil ettirmek istedim ve turk telekomun cevabi port yok. 2021 yili olmus, marsa gidilmis biz hala port bulamiyoruz. Nasil cozmek gerekiyor bu isi? Evden calisiyorum ve internet elim ayagim durumunda. Port belki acilir diyor. 180
Istanbulda evimi kapatip ayvalik'a tasindim. Evimdeki interneti buraya nakil ettirmek istedim ve turk telekomun cevabi port yok. 2021 yili olmus, marsa gidilmis biz hala port bulamiyoruz. Nasil cozmek gerekiyor bu isi? Evden calisiyorum ve internet elim ayagim durumunda. Port belki acilir diyor. 180 gun bekleme suresi varmis. Var mi bu isin bir cozumu?

*Redbox, superbox vs. istemiyorum.
0
kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(23.02.21)
fiber alt yapıları var ise superonline ile görüşün. fiber konusunda alt yapıları telekom ile farklı. bunun haricinde superbox, vınn vb mobil internet dışında bir çözüm yok.
0
uuth
(23.02.21)
çeşmede bana da port yok dediler, araya bi tanıdık sokup telekomla irtibata geçtik. bize olmayan port tanıdık.. sayesinde oluverdi. cimere yaz ilçedeki telekoma yaz.
0
oldz
(23.02.21)
tanıdık yoksa yapacağın hiç bir şey yok. biz aynı şeyi ataşehir'den şileye giderken yaşadık. düşün yani yine istanbuldasın ama bağlantı yok. superbox kullanıyor tüm komşular, ben de 4g ile idare ediyorum.

o olmadı belki wisp arayabilirsiniz, kablosuz internet sağlayıcıları olabilir ayvalıkta.
0
roket adam
(24.02.21)
Nasıl port yok ya Ayvalık’ın neresi? Kuzenlerim Ayvalık’ta yaşıyor cayır cayır internet kullanıyolar.
0
suicides underground
(24.02.21)
@suicides underground, bütün akrabalarım cayır cayır kullanıyor buradakiler. bana gelince port yok. ali çetinkaya mah. ayvalık'ın göbeği yani. öyle köyde ya da dağ başında değilim.
0
🌸kırmızıgözlüağaçkurbağasıyeşili
(24.02.21)
(10)

bu arabalar nasıl sizce?

xu
https://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-seat-hatasiz-boyasiz-otomatik-seat-ibiza-907845067/detayhttps://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-renault-ilk-elden-kazasiz-840481034/detayhttps://www.sahibinden.com/ilan/vasita-otomobil-kia-40binkm-1.4-100hp-otomatik-rio-tramer-degisen-boya-yok-
www.sahibinden.com


www.sahibinden.com


www.sahibinden.com

şu 3 araçtan hangisi alınır sizce?

amaç istanbul - evden işe - günde 40 dk kullanım.
0
xu
(23.02.21)
kia rio. tartışmam bile.
0
uuth
(23.02.21)
Seat almak isteyenler. Google a seat trim sesi yazip aratin.
Clio için o para çok.
Rio nefis araçtır. Al 10 sene sıkıntısız bin.
0
luluki
(23.02.21)
Kia <3
0
ala09
(23.02.21)
Servis imkanı açısından istanbuldasın, 3 markanın da servisine kolayca erişirsin.

Yedek parça konusunda renault yerli üretim olacağı için bakım/yedek parça maliyetleri oldukça ucuz olur. anlayan ustasını da kolayca denk getirirsin.

İkinci elde satış hızın clio>ibiza>kia şeklinde olur.

konfor açısından clio biraz kazık gibidir. rahat edemezsin, dardır. diğerleri de öyle çok konforlu değildir (kiaya hiç binmedim) ama ibiza bir nebze daha lüks hissettirir.

Seat ibiza'da eğer dsg kullanılıyorsa dsg şanzımana çok yanaşmazdım. masraf çıkartırsa fena patlarsın çünkü. kianın şanzımanını bilmiyorum ama tam otomatik olması yarı otomatiklere göre bir avantaj. Yarı otomatik şanzıman bildiğin manuel şanzımanın içerde bir beyinle senin yerine işlem yapan hali. otomatik sistemlerden çok farklı. şanzımanını düşün derim.

Kendim de clio kullanıcısıyım, ben de clio tercih etmiştim zamanında. şu an sana önereceğim sıralama da clio>ibiza>kia şeklinde olurdu. ama mentalitene göre değişir tabi. ben araba alırken ilerde nasıl satacağımı, nasıl daha az masraf yapacağımı düşünürüm, sen konforonu düşünürsen o başka tabi.

1.2 motorlu cliomla şehirlerarası yolda kışın 5.5 litreleri görüyorum. yaz olsa 4.5'a kadar düşecek muhtemelen.
0
onkiloversemtamamım
(23.02.21)
kia rio +1.
0
yiss
(23.02.21)
arabalar konusunda uzman olmadığınızı düşünüyorum hocam. (dsg şanzımanla ilgili sorunuzdan bu çıkarımı yaptım :)

bu durumda baktığınız alternatifler arasında türkiye de en fazla satışı olan araçlara yönelmenizi tavsiye ederim. rio almaktansa mesela clio veya seat çok daha iyidir. en ufak bir kazada bile çok daha rahat parçasını bulursunuz arıza çıkar mı çıkabilir ama parça veya ustasına çok daha kolay ulaşırsınız. bir de bu fiyatlara yakın sıfır araba alabiliyorsunuz. sıfır araç kampanyalraına da göz atmanızı tavsiye ederim.
0
visenfoni
(24.02.21)
en yakışıklısı --> ibiza
en mantıklısı --> clio.

clio hem az yakıyor, hem canın sıkıldığı anın dakikasında satabiliyorsun, hem bakımı parçası vs her şeyi çok ucuz. gerçekten parasal açıdan çok mantıklı bir araç yani.

kia bunlar arasında en çok yakan. 8 diyorsa sen ona 10 de. cvt şanzımandan dolayı performansı da epey düşüktür. sürekli rio al abi boşver clioyu diyen tipler çıkar ama türkiye kullanıcı kitlesi maalesef çok kısıtlı.
0
roket adam
(24.02.21)
Rio bu motor şanzımanla alınmaz. Ölü atmosferik motor, üst vergi diliminde, yavaş şanzıman. Ben ibiza alırdım, clio da fena değil.
0
signore
(24.02.21)
clio +1
0
since1907
(24.02.21)
clio diyenleri anlamıyorum, yerli üretim diye güveniyorsanız söyleyeyim parça fiyatları ithalden daha yüksek. herkes niye ithal mal satıyor sanıyorsunuz? ayrıca 150 bin tl clio'ya verirsem allah çarpar ya.
0
uuth
(24.02.21)
(4)

çerçeveciye yaptırmak mı online çerçeve almak mı?

Phoebe
hangisi daha ekonomik ve daha pratik sizce? çerçeve yaptırırken nelere dikkat ediyorsunuz siz?şayet online çerçeve almayı öneriyorsanız aldığınız sayfaları paylaşabilir misiniz?
hangisi daha ekonomik ve daha pratik sizce? çerçeve yaptırırken nelere dikkat ediyorsunuz siz?

şayet online çerçeve almayı öneriyorsanız aldığınız sayfaları paylaşabilir misiniz?
0
Phoebe
(23.02.21)
İkea çerçeveleri çok güzel, modern ve ekonomik.
0
jalapeno
(23.02.21)
Eğer tek çerçeve ise Ikea ekonomik olabilir. Ama birden fazla çerçeveyse Ikea kol gibi afedersiniz.
Trendyol'da tekli ya da çoklu çerçeveler var, yazınca çıkıyor zaten direkt.
0
anatomik
(23.02.21)
ikeadan alıyorum.
0
roket adam
(24.02.21)
Ben hazır alıyordum, sonra bir cerceveciye gittim rastgele. Hem çok daha ucuzmuş, hem de çok fazla çeşit var
0
nucleon
(24.02.21)
(5)

Check-In Sonrası Bilette Değişiklik

kuzuri
Online Check-in yapılıp biniş kartı basılan bilet uçuştan 12 saat öncesine kadar değiştirilebilir mi?
Online Check-in yapılıp biniş kartı basılan bilet uçuştan 12 saat öncesine kadar değiştirilebilir mi?
0
kuzuri
(23.02.21)
Biletin tipine ve firmaya göre değişir.
0
roket adam
(23.02.21)
Bilet Thy'ye ait, 12 saat öncesine kadar değişiklik yapılabilir gösteriyordu ama biniş kartını bastırdığım için olur mu olmaz mı kararsızım. Bilgisayardan değişiklik yapmaya çalışınca teknik sorun olduğuna dair bir hata veriyor.
0
🌸kuzuri
(23.02.21)
Telefon açıp açığa aldırmıştım Thy'de. Ama check-in yapıp yapmadığımı hatırlamıyorum.
0
the coon
(23.02.21)
değişir tabi, çalışırken çok değiştirdim.
0
ada meltemi
(23.02.21)
Check in yapılmış olması degisiklik kurallarını etkilemez.
0
elorelia
(23.02.21)
(5)

dil okulu vs work&travel

antikadimag
hangisi daha mantıklıdır? işsiz bir mühendis için. eğer cevap dil okuluysa hangi ülke daha ucuzdur?amaç: yurtdışı tecrübesi, dil geliştirmekmaliyetlerini biliyorsanız onları da yazabilirsiniz.
hangisi daha mantıklıdır? işsiz bir mühendis için.

eğer cevap dil okuluysa hangi ülke daha ucuzdur?

amaç: yurtdışı tecrübesi, dil geliştirmek
maliyetlerini biliyorsanız onları da yazabilirsiniz.
0
antikadimag
(23.02.21)
maddiyat sorunsa elbet wat. para da kazanıyorsun karşılığında yani giderlerinin bir kısmını karşılar hatta günün sonunda kar bile edebilirsin. dil okulu tamamen masraf.

maddiyat sorun değilse de bence dil okulu. çalışmak değil sadece gezmek öğrenmek vs. en güzeli. iş haytında yeterince çalışırsın zaten yurt dışına çıkmışken tadını çıkarmak gerek.
0
papuayenigine02561
(23.02.21)
Paran varsa dil okuluna git tabii ki, neden işçilik yapacaksın durup dururken.
0
roket adam
(23.02.21)
W&t'ye baslangicta bir miktar para vermek gerekiyor. Ben 9 sene once 1650dolar vermistim. Ne kadardir simdi bilmiyorum. Bunun ustune ucak bileti + orda ilk paycheck'ine kadar hayatini idame ettirecek para da eklenmeli. (Yanima 1000 dolar almistim galiba, fazlasiyla yetti tabi)

Yapacagin ise gore hic konusma imkanin olmayabilir, turkiyeden gelenlerin buyuk cogunlugu otellerde temizlikci olarak calisiyordu. Oncelikle konusabilecegin bir is bulmalisin. Boyle bir ise girebilmek icin de belirli bir miktar ingilizce bilgisi gerekiyor.

Tabi bu bir tek speaking'ine faydali olacak, eger amacin grammar ogrenmekse pek faydali olmaz.

Bir de pamuk donemi adana'ya pamuk iscileri gidiyor ya, onlar gibisin orda. Mevsimlik isci yani. Cok guzel bir firsat ama simdiki kafamla yapar miydin bilemiyorum.

Esim dil okuluna gidiyordu, ayligi 800pound filan londra'da su anda. Daha uygun yerler vardir elbette. (Maltada filan daha uygundur herhalde)
0
fakyoras
(23.02.21)
Önce dil okulunun maliyetlerini araştırın. Kur da böyleyken ödeyeceğiniz paralar 100 bin liranın üzerinde en azından. Diliniz en az B1 ise geliştirme şansınız daha çok oluyor.
0
kaset
(23.02.21)
work and travel ABD'nin J1 vize yasakları kapsamında. Şuan başvuru alınmıyor.
Ayrıca lisans öğrenci olmayanlar başvuramıyor diye biliyorum (mühendis olduğunuz için söyledim).
0
piotr
(24.02.21)
(4)

Gopro eğer çekim yapmıyorsa soğuk havada kapanıyor

wild honey suckle
Gopro hero 8 black var. Daha bir senelik bile değil alet. Uludağa gittik. Haliyle sibiryaya gitmediğimiz için de abartı bir soğuk yok. Aleti kaska yerleştirdik, ve full şarjlı olduğundan da emindik. O ara gideceğimiz yere kadar çekim yapmadık ki maks 10 dakika olsun, geldiğimizde kamera açılmıyordu.
Gopro hero 8 black var. Daha bir senelik bile değil alet. Uludağa gittik. Haliyle sibiryaya gitmediğimiz için de abartı bir soğuk yok. Aleti kaska yerleştirdik, ve full şarjlı olduğundan da emindik. O ara gideceğimiz yere kadar çekim yapmadık ki maks 10 dakika olsun, geldiğimizde kamera açılmıyordu. Hiçbir ışık dahi vermiyordu. Ertesi gün full şarj tekrar denedik bu sefer biraz çektik, sonra az biraz kapadık geri bastığımızda gene şarjı bitmiş gibi çalışmadı. Yabancı forumlarda "soğuktan kapandığı" yazıyor kusura bakmayın ama başlarım öyle aksiyon kamerasına. Nasıl olabilir böyle bir şey? Sizin de başınıza geliyor mu?
0
wild honey suckle
(23.02.21)
ama millet patır putur karda video çekiyor onla? Zaten aksiyon kamerası değil mi bu? Ne yapsam kap falan mı alsam?
0
🌸wild honey suckle
(23.02.21)
evet çok saçma soğuktan kapanması, hele su geçirmez haznesinde kullanıyorsanız daha da saçma. erciyeste deli gibi kullanıyorum gopro 4 ü, soğuk nedeniyle kapandığına şahit olmadım.
batarya sorunu gibi geldi bana, garantisi varsa gönderin yoksa yeni bataryalarla deneyin derim
0
gaza gelen
(23.02.21)
Soğukta kapanıyor evet. Hero 8'de böyle bir sıkıntı var, gopro community forumlarında da aratınca göreceksin bu sıkıntıyı herkes yaşıyor. O yüzden apar topar 9'u çıkardılar. Mümkün olduğunca cebinde taşıyıp çekim yapacağın zaman takman gerekiyor. 9'da bu durum biraz daha iyileştirilmiş durumda.

8'e mecbursan belki azaltmak için kap kullanabilirsin ama yine kafama takayım bütün gün çeksin gibi olmuyor yani.
0
roket adam
(23.02.21)
Antalyada da ben sıcaktan muzdaripim. Ekstrem bir yol olacak ama tek seçenek powerbank ile usb takılı halde kullanmak. Ufak bir tane alabilirsiniz. Evet bu arada başlarım böyle aksiyon kamerasına..
0
denizmaniaherif
(23.02.21)
(4)

Rekabetçi ortamlarda öfke sorunları

eksimeksi
Yıllardır çeşitli bilgisayar oyunlari,poker ve amatör olarak satranç oynayan birisiyim. Bu tarz competitive alanlarda başarısız olunca zaman zaman anormal boyutlarda öfke sorunlari yaşıyorum, sanki içimde volkan fokurduyor. Kaybetmeye çoğu zaman tahammül edemiyorum. Satrançta boyle bir sorunum yoktu
Yıllardır çeşitli bilgisayar oyunlari,poker ve amatör olarak satranç oynayan birisiyim. Bu tarz competitive alanlarda başarısız olunca zaman zaman anormal boyutlarda öfke sorunlari yaşıyorum, sanki içimde volkan fokurduyor. Kaybetmeye çoğu zaman tahammül edemiyorum. Satrançta boyle bir sorunum yoktu fakat eskiye göre daha iyi oynamaya başladığımdan beri kaybedince aşırı sinirleniyorum. Var mıdır boyle bir durum yaşayan, aşmak icin tavsiye vermek isteyen?
0
eksimeksi
(23.02.21)
satrancı yenildim diye bırakmıştım ben de haha
0
owaki
(23.02.21)
daha çok kaybetmen gerekiyor, kaybedince de oradan ders çıkarabilmen gerekiyor. bireysel sporlara yönelmek ya da satrancı bırakmak bir çare değil çünkü insan özelikle iş hayatında sürekli bir rekabet içinde ve yenilmeyi hazmetmek de bir meziyet.
0
roket adam
(23.02.21)
Terapiye git.
0
black mamba
(23.02.21)
orpheus
(23.02.21)
(9)

Kariyerinizle İlgili Bir Şeyi Değiştirebilseniz Neyi Değiştirirdiniz?

Bluesque
SB.Şirket/maaş/yapılan iş/ yönetici/ ekip her şey olur.İlk taş: Uzun süre çalıştığım eski kurumsal işyerim yerine daha çok şey öğrenebileceğim startup'ın teklifini değerlendirirdim.
SB.

Şirket/maaş/yapılan iş/ yönetici/ ekip her şey olur.

İlk taş: Uzun süre çalıştığım eski kurumsal işyerim yerine daha çok şey öğrenebileceğim startup'ın teklifini değerlendirirdim.
0
Bluesque
(22.02.21)
Çok fazla iş değiştirdim (6. işime başlıyorum). Tercihlerimi daha mantıklı yapardım.
0
himmet dayi
(22.02.21)
Ya kariyerimden genel olarak çok memnunum, yani her zaman daha fazla para kazanılabilir tabi ama şu anki şirketimden, yaptığım işten falan keyif alıyorum epey.

Tek "keşke"m daha çok open source yazmak olabilirdi. Mesela yarım kalmış 4-5 tane oyunum var, iki tanesi de büyük projeler, oturdum hayvan gibi mmorpg networking tool'u yazdım mesela. Bunu yapıp sonra çöpe atacağıma en azından kütüphane olarak yayınlasaydım çok iyi olurdu. Öğrendim yine ama portfolyo konusunda eksiğim var.
0
plutongezegendegilmi
(22.02.21)
ben de genel olarak çok memnunum. sadece önceki çalıştığım iş yerlerinde belli eğitim ve sertifikasyon programlarını alıp şirkete kitleyebilirdim, bunları yapmadığım için pişmanım. bi de her ayrıldığım iş yerinde içeride çok izin bıraktım, daha çok izin yapmam daha çok gezmem lazımdı.
0
roket adam
(22.02.21)
Şu anki işime girerken yöneticim beni uyarmıştı. Çok meraklı birisin, şirket bu bu konularda gelişmiş bir yer değil, sana yetmeyebilir demişti. Gireli 1.5 sene oldu aynı nedenden dolayı iş aramaya başladım. Bu kadar acele etmeyebilirdim. Bu yüzden uzun süreli bir yerde kalamıyorum.

Yine de, buradaki tecrübeyi hiçbir yerde göremem. Tamamen kötü bir fikir değildi ama gelişmek için bir noktada çıkmam gerekecek.
0
jazzabel
(22.02.21)
ben de memnunum genel olarak.

degistirebilecek olsam kariyerime ilk basladigim sirketi degistirirdim, 3. ayimda bana gore olmadigini anlayip istifa etmistim ama totalde bosa giden 6 ay oldu. 6 ay su anki kariyerimi gelistirmis olurdum. denetim pismanliktir.
0
fakyoras
(22.02.21)
2000 tl daha az maaş alayım, ama üstüm kadın olmasın. hatta 2500 daha az alayım, iş yerimde altım da üstüm de erkek olsun.
0
mermize
(22.02.21)
Bulunduğum şehir. Nedense aha ben burada bir ömür yaşarım kafasına giremiyorum. Bundan bir önceki şehir daha ufaktı ama daha icim isinmisti (havasi haric)
0
logisticsmanager
(22.02.21)
Butun kariyerim bastan basa hata hepsini cope atarim en basa donebilsem.

Bende isinde iyi olursan maasin yukselir anlayisi vardi, tamamen yanlis. Ozel sektorde ne kadar az bilirsen o kadar yukselme sansin artiyor.

Astrologlarin uzay bilimcilerden cok kazanmasi gibi bu konu.

Teknik bilgisi iyi olan adam nasil olsa odulumu alirim diye dusunuyor enflasyon zammi aliyor, cahil adam kovulmayim korkusuyla 7/24 lobi yapiyor tepene yonetici oluyor.
0
divit
(23.02.21)
Bu sektöre girmezdim. İşe girmiş olsam da istediğim gibi bir iş bulana kadar iş aramaya devam ederdim. Beş yıl oldu. Şimdi her şeyi değiştirmek çok daha zor.
0
peki madem
(23.02.21)
(29)

ilk kez öpüştüğünüz kişi

neverguesser
ama not edeyim, öyle yanaktan ya da naif şekilde değil, gayet tutkulu bir şekilde ilk kez dudağından öptüğünüz kişi şu an nerede, ne yapıyor? evlendi mi? stalk'luyor musunuz? buyrun sohbete
ama not edeyim, öyle yanaktan ya da naif şekilde değil, gayet tutkulu bir şekilde ilk kez dudağından öptüğünüz kişi şu an nerede, ne yapıyor? evlendi mi? stalk'luyor musunuz? buyrun sohbete
0
neverguesser
(21.02.21)
belçika'da yaşarken hollandalı bir kızla evlenmişti, singapur'da yaşıyorlardı, en son konuştuğumuzda (bir sene önce) amerika'ya taşınma planları vardı. herhalde amerika'da yaşıyorlardır şimdi. stalklamıyorum, zaten sosyal medya kullanmıyoruz. çok sevdiğim bir dostumdur hala, araya o kadar mesafe fln girince iletişimimiz koptu bayağı ama şimdi arasa/arasam araya hiç mesafe ve zaman girmemiş gibi yine dostça uzun uzun konuşuruz.
0
pati
(21.02.21)
hatırlamıyorum bile.
0
roket adam
(21.02.21)
Bu duyuruyu okuyunca “haa öyle biri de vardı evet” dedim.
0
ruhen hastayim ben
(21.02.21)
Yurt disinda. Evlenmedi ama stalklamiyorum.
0
kenarortay
(21.02.21)
Hala beraberiz ama arada uzun süreli bir ayrılık oldu. Sonra bir yerde denk geldik tekrar barıştık.
0
jazzabel
(21.02.21)
hafızamı baya bi zorladım ama kim olduğunu hatırlamıyorum. hatırlasaydım stalklamazdım da. ama şu an bu yazıyı okuyunca aklıma gelir instadan tivitırdan bakabilirdim.
0
golgi aygıtı
(21.02.21)
Bi daha hiç görmedim. Hiçbir fikrim yok. Zaten normalde beğenmeyeceğim biriydi,, sarhoşken öpülmüştüm:(
0
i ve been mistreated
(21.02.21)
Instagram'da ekli ama aktif bir iletişimimiz yok. Arada paylaştığım fotoğrafları beğeniyor diye çıkarmıyorum heheh
0
Jux
(21.02.21)
@i ve been mistreated +1
0
peki madem
(21.02.21)
Hala dost kaldığımız için bir dostumu stalklıyor gibi arada stalklıyorum tabii ki ;)
Evlenmedi ama tutkulu şekilde başkasını öpüyor.
0
eksi sozlugun tatli insani
(21.02.21)
facebook listemde.
ilk eklediğimde (ya da o mu eklemişti, hatırlayamadım) arada bir haberleşiyorduk ama aktif iletişimimiz yok şu anda.
herhangi bir flört falan gibi değil, eski arkadaş gibi bir sohbetimiz vardı zaten.
zamanında çok yakın arkadaştık, 1-2 ay çıkmıştık ama olmayınca ayrılıp arkadaşlığa devam etmiştik.
işin içinde seks olmayınca, o yaşlarda oluyordu öyle şeyler tabii.

çok da sevdiğim bir insandır.
profesyonel fotoğrafçı, evli değil, stalklamıyorum.
0
blatta hiberna
(21.02.21)
evli, iki çocuğu var.

ben stalklamıyorum çünkü umurumda bile değil nerede olup ne yaptığı.
ama iki yıl kadar önce abim wp'dan ablalarıyla birlikte birkaç fotoğrafını attı. (nereden, niye bulmuş bilmiyorum allah'ın işsizi) başta tanıyamadım, o hatırlatınca şok oldum.

sonra dikkatle bakınca fark ettim ki neredeyse hiç değişmemiş. yani bizim türk kadınında tipik olan iki çocuğu yapınca godzilla'ya dönme sendromundan mustarip değil. çökmemiş, iyi görünüyordu.

zaten daha 16 yaşında bile fiziği muhteşemdi. o anlamda onun gibi birini daha "öpmedim".
0
filteria
(21.02.21)
en son hangi üniversitede ve hangi bölümde okuduğunu öğrenmiştim. benimkiyle çok benzerdi. ama iletişim kurmadım. şimdi mezun olmuş olmalı. ne yaptığına dair hiçbir fikrim yok.
0
isabella was a ginger
(21.02.21)
adını hatırlayamıyorum
hatırlasam stalklamak isterdim
0
superb
(21.02.21)
sosyal medya kullanmıyor. belki evlenmiştir bilmiyorum. sosyal medyası olsa bakardım ama.
0
jelly bear
(21.02.21)
Kendisi şu an brezilya'da zaten brezilyalı yüksek lisansını bitirmiştir varsayıyorum. Belki doktora yapıyordur arada sırada paylaştığı sunum fotoğraflarını görüyorum :)
0
anarsika
(21.02.21)
Baska bir sehire tasindi. En son tutkuyla optugu kisi kiskandigi icin beni facebook'tan silmisti gecen sene :D beni neden kiskandigina dair hicbir fikrim yok. İnstagramda duruyor, orda gormedi herhalde yeni maniti :D aktif bir iletisimimiz yok. Ayrildiktan sonraki ilk yillarda vardi. Pek stalklamiyorum.
0
invictae
(21.02.21)
kendisiyle evlendim, eşim olurlar.
0
pccopath
(21.02.21)
hiçbir fikrim yok, stalklamak adetim değil :D
0
superfluid
(21.02.21)
Korkunc tipsiz ve ne alaka dediğim bir kızla nişanlanmıştı en son, belki evlenmiştir ama çok da önemli biri değildi 1 2 ay flört ettiğim biriydi o yüzden stalklamıyorum, arkadaşlardan duyup bakmıştım o zamanlar
0
Mossy
(22.02.21)
Uyuşturucudan beyni akmış şekilde sağda solda dolanıyor. Belki uüksek dozdan ölmüştür. Stalklama adetim yok insanları. Olsa da bakmazdım. Haline üzülüyorum.
0
tessera
(22.02.21)
Stalklamıyorum ama bir iki denk gelmiştim, tıp okuyor hala. İkimiz de yetişkin bireyler olarak arkadaş devam edecektik ama sevgilim çok sıcak bakmadı bu fikre, isteklerine saygı duydum ben de. Yarım senedir falan konuşmadım kendisiyle.

Çok ekstra biri olacağını düşünmüyorum, uzmanlığını alır; hobi olarak müzik yapmaya devam eder vs. öyle yaşar. Çok heyecan aramıyordu zaten. Umarım mutludur ¯\_(ツ)_/¯
0
aguen
(22.02.21)
bilmiyorum. stalklamıyorum
0
kitap arasında kalmış silgi tozu
(22.02.21)
açık konuşayım yıllar önce belki 5-6 sene olmuştur aklıma gelmişti, sosyal medyada aradım stalk için ama bulamamıştım. 2019 da fake hesabından beni eklemiş. belli belirsiz bir profil fotosu koymuş. başta anlamadım sonra whatsapp verdi, biraz muhabbet ettik. 2. evliliğini yapmış, türkiye'ye gelince haber ver buluşalım dedi, biliyorum buluşursak takılırız da ama evli olduğu için içimden gelmedi. arada estikçe 2-3 ayda bir bakıyorum instadan, hatta şuan aklıma gelince bile açıp baktım :D
0
ada meltemi
(22.02.21)
benimle birlikteyken "öyle şey olur mu yahu o benim ilkokul arkadaşım!11!!!!!111!!!" dediği kişiyle evli şu an. :))))))))))))))))

çok umrumda değil de, sağlam travmalarımdan biri olduğu için arada açıp bakıyorum ne durumda diye.
0
piremses
(22.02.21)
Kendisi minor sozluk celebritysi idi, birakti. Simdi bir Avrupa ulkesinde calisiyor.

Stalk ata sporum.
0
cleric
(24.02.21)
kendisi benim arkadaşım hatta beni bir arkadaşıyla bile tanıştırmaya çalıştı. zaten geçmiş 18 sene. Baya ünlü bir ressam.
0
guitarissimo
(26.02.21)
amerikanın bir eyaletinde doktora yapıyor en son 1000 dolardan az bir paraya aldığı 20 senelik arabayı satıyordu.

40 yılda bir stalklıyorum.

öpüşeli 9 sene geçmiştir.

kesin sevgilisi vardır şu an.
0
rain when i die
(26.02.21)
ilk öpüştüğüm bir escorttu, çinliydi, malezyada kuala lumpurda otel odasında öpmüştüm.
sevgili olarak ilk öptüğüm kız, biz beraberken zayıfladı, baya zayıfladı, daş oldu.
Beni bıraktı baya kıro bir herifle evlendi.
7 8 sene önce instagramda denk gelmişti, kocası buna butik açmış (kız bilg. mühendisiydi)
0
summatinyourteeth
(26.02.21)
(2)

B segment otomatik araç tavsiyesi

now what
Merhabalar, Yeni bir otomatik araç almayı düşünüyorum ancak son 3 senedir araba kullanmadım ve kullandığım son araç Nissan Micra idi (gen4). Şimdi de gene boyutları çok büyük olmayan bir araç bakıyorum ve düşündüklerim arasında bütçeme uyan Suzuki Vitara(Hırvatistan'da yaşıyorum dolayısıyla burada f
Merhabalar,

Yeni bir otomatik araç almayı düşünüyorum ancak son 3 senedir araba kullanmadım ve kullandığım son araç Nissan Micra idi (gen4). Şimdi de gene boyutları çok büyük olmayan bir araç bakıyorum ve düşündüklerim arasında bütçeme uyan Suzuki Vitara(Hırvatistan'da yaşıyorum dolayısıyla burada fiyatı makul), Nissan Micra(istediğim en özellikli modeli vitara'dan pahalı ve değer mi emin olamıyorum), Vw Polo(dsg vitesin adı çıkmış durumda çekiniyorum) var... Tabii Clio, Corsa, Ibiza filan da olabilir ama burası çok anti-otomatikvites bir memleket o yüzden otomatik modelleri mevcut mu ya da fiyatları nedir emin olamıyorum. Honda ve Toyota bütçemin kesin üzerinde... i20'ler de çok şeker bence ama babam anlamadığım bir biçimde güney kore markalarına karşı güvensizlik duyuyor.

Alacağım aracın vitesinin dayanıklı olmasını ve 60-75binde değiştirilmesi gerekmemesini de umuyorum(çok saçma bir cümle oldu k.bakmayın). Bir yandan da uzun zamandır araba sürmemiş olmak, yabancı bir ülkede olmak vs dolayısıyla güvensizlik hissim de fazla ve tüm kamera, kör nokta uyarı sistemi gibi güvenlik özellikleri olmasını istiyorum:( Genelde 2 kişi olarak kullanacağız aracı ama ayda bir kez 3-4 kişiyle 200km'lik yolculuklar da mümkün olacak.

Normalde büyük oldukları için suv vb. düşünmezdim ama Vitara en/boy açısından o kadar büyük değil gibi duruyor o yüzden cesaret edebilirim gibi gelmişti otomatik vites olunca. En son geçen gün kayınvalidemin araba tamircisi (yetkili servis değil) bunların hiçbirini alma, vitara çok kötüüü, 2. el bmw al almanyadan deyince de tamamen dağıldım. Zaten karar vermek zor geliyordu artık hiçbir şeyden emin olamıyorum. Tavsiyelerinize açığım. Şimdiden çok teşekkür ederim, iyi pazarlar!
0
now what
(21.02.21)
saydıkların arasındaki o segmentte en kaliteli araç polo. dsg kullanan bir çok arkadaşım var yıllardır yenisi eskisi, bir tane bile sıkıntı yaşayana henüz denk gelmedim. keza ben de 4 senedir kullanıyorum. bakım yaptırmakla alakalı bir durum biraz.
0
roket adam
(21.02.21)
Cevaplar için teşekkürler
@heritage Citroen C1 B değil A segment sanırım. 200 km'lik şehirlerarası yola çıkmak istemem onunla, belki C3 olurdu ama burada otomatik vitesi yok.

@roket adam teşekkür ederim, o zaman poloya da bakayim tekrar.
0
🌸now what
(22.02.21)
(16)

moda'nın abartılmış bir balon olması

roket adam
selamlar arkadaşlar, 31 yıllık istanbulluyum, son 3-4 senedir de Kadıköy'e arabayla 10 dk mesafede bi ilçedeyim, e-scooterla da 15 dk falan sürüyor. tüm duyurularda bir moda övgüsü görüyorum da bu bölgenin neden yaşamak için bu kadar övüldüğünü anlayamıyorum. şöyle ki:- evlerin geneli çok eski, sade
selamlar arkadaşlar, 31 yıllık istanbulluyum, son 3-4 senedir de Kadıköy'e arabayla 10 dk mesafede bi ilçedeyim, e-scooterla da 15 dk falan sürüyor.

tüm duyurularda bir moda övgüsü görüyorum da bu bölgenin neden yaşamak için bu kadar övüldüğünü anlayamıyorum. şöyle ki:

- evlerin geneli çok eski, sadece deprem riski değil yapısal problemli bitişik nizam binalar var
- inanılmaz bir otopark sorunu var
- özellikle haftasonları inanılmaz bir yaya kalabalığı oluyor, sokak aralarında içen sıçan bağıran bir sürü garip tip var
- yine haftasonları arabanızı dışarı çıkarmanız olanaksız, ayrıca sokak aralarındaki trafik aşırı gürültü yapıyor. millet son ses müzik açıp geziyor. alkollü araç kullanan çok.
- mekan olarak öyle kendine özgü diyebileceğimiz ilginç pek bir mekanı da yok
- sahili suriyeliler tarafından ele geçirilmiş durumda, sahil desen o da kullanılabilir durumda değil -bence-, çekirdek çitleyip yerlere atan, çimlerde yiyişen, sağda solda bira şişesi kıran tekin olmayan tipler var hep.

yani hem gezilecek görülecek pek bir şey yok, hem de ufacık bi bölge, bütün istanbulun buraya akmak istemesi bana çok ilginç geliyor. bazen Kadıköy'e gidiyorum metroyla falan, bakıyorum millet giyinmiş süslenmiş bi saat isparkta otopark sırası bekliyor. ya da 50 yıllık her tarafı dökülen bitişik nizam karanlık binaya 3 bin tl kira ödüyor insanlar falan. bi tek bana mı ilginç geliyor bu. havalı diye mi acaba diyeceğim bir havası da yok, mütevazi bir semt yani. neyse sizin yorumlarınızı merak ettim, bu huzursuz semtte neden yaşamak istiyorsunuz genel olarak?
0
roket adam
(21.02.21)
yaklaşık 10 senedir moda'da oturuyorum. arabam olmadığı için arabayla ilgili yazdıklarını geçiyorum. ama bu zaten genel olarak istanbul'un bir sorunu olsa gerek.

moda'nın da sakin sokakları var, ben de onlardan birinde oturuyorum. özellikle korona öncesi haftasonları aşırı kalabalık oluyor evet, bu kadar herkesin gelmesini ben de tercih etmezdim.

sahil de aynı şekilde özellikle yazın haftasonları çok kalabalık oluyor etrafta bir sürü çöp oluyor doğrudur. ama sahil herhangi bir zümre tarafından ele geçirilmiş durumda değil ve tekinsiz tipler de olmuyor öyle. yani ben tek tük olaya denk gelmişimdir bu 10 sene içinde. gerçi haftasonları pek gitmiyorum o da var.

semt huzursuz değil ama kesinlikle benim için. özellikle haftaiçi çok daha güzel oluyor. şimdi korona zamanı da az insan olduğu için daha da güzel. 2 dk'da sahile inip yürüyüş yapıp dönebiliyorum. yaşayan insanları da iyidir genelde. ben memnunum ki kalıyorum 10 yıldır :)

edit: bu arada aşağıda yazıldığını görünce aklıma geldi moda sahili deyince benim aklıma doğrudan kalamış'ın karşısına düşen yer geliyor. rıhtımdan moda'ya kadar uzanan sahilde oradan daha farklı bir kitle var bence ve kadıköy'e farklı ilçelerden gelen çoğu kişinin hala kalamış tarafındaki sahilden haberi bile yoktur bence.
0
tepedeki psychedelic adam
(21.02.21)
Bu saatte uyanık olmamın tek sebebi bütün akşam sahibinden’de kadıköy’de ev bakmış olmam :(
Bence insanların övdüğü kısımlar sizin saydığınız noktalar ile örtüşmüyor. Ben çok seviyorum şahsen. Şifa sokakta oturmak isterdim ama param oralara yetmiyor. Sokak var sokak var diyorum o yüzden...
0
irene
(21.02.21)
Ev alma komsu al durumu. Daha gencken pek sallamazdim ama artik cok onemli oldugunu dusunuyorum. Suriyeliler Moda'nin sakin ara sokaklarinda degiller. Guvende olmak gibisi yok.

200 metre yurudukten sonra onlarca kafe, restoran, hayatin kendisi orada. Kadikoy, Turkiye'nin nadir en batili yerlerinden biri.
0
howfaristhesky
(21.02.21)
Ben de Moda'ya 10 dakikalik bi mesafedeyim. Sahil konusunda kismen haklisin, Kadikoy tarafinda kalan bolumu biraz tekinsiz ama Kalamis'a bakan tarafinda gayet nezih tipler var gordugum bildigim kadariyla.

Merkeze cok yakin, Kadikoy'un yani basinda, agaci parki yesilligi bol, denizin dibinde, nispeten duzgun bi kitleye sahip, genel olarak kendine ait kulturu olan bi semt. Elbette sagdan soldan gelen apacisi var ama o kesim bebek'te de var, istanbul'da yasiyoruz tamamen izole olmasi cok zor. Ben seviyorum ya, guzel ara sokaklari var, evinden ciktinmi kadikoy 2 dk falan...
0
msb
(21.02.21)
Son yıllarda farklılaşmış olabilir ama abartılmış balon demek fazla olur bence, huzursuz diye nitelemişsiniz ama Moda benim için huzurun temsiliydi, hala da sabahları Caddebostan civarı ile karşılaştırınca sakin ve huzurlu, kocaman ağaçlar, geniş pencereli evler, artık yeni binalarda hiç kalmamış olan balkonlar, bir yanda Tarihi Yarımada bir yanda Adalar manzarası ve pek çok kişinin belirttiği gibi nezih çevre, benim için Moda bunlardır.

Çok önce değil Gezi sırasında (7 sene olmuş, hiç de az sayılmaz aslında) herkesin Boğaziçi Köprüsü'ne akın ettiği akşam Moda'daydım, hiç kimseler yoktu etrafta, sessizdi, karanlıktı, çıt çıkmıyodu, kimsenin haberi olmadı mı acaba diye şaşırmıştım.

31 yıllık İstanbullu olmanıza rağmen bunu söylemenize şaşırdım, mesela ben yılların Modasını son 3,5 yılı ile değerlendiremem, yoksa sağdan solan yükselen müzik sesi, akın akın sahile giden insan kalabalığı, Ali Usta'nın önünde birikmiş sıra, leş gibi trafik ve korna sesleri benim de hoşuma gitmiyor.
0
(21.02.21)
2012 yılında moda'da ruşenağa sokağında bir yıl yaşamıştım, o zamanlar çok daha güzeldi ama şu an hala çok özel bir yer her şeye rağmen özellikle ist'da yaşayıp da sürekli ege hayali kuran seküler kesim için nimet, benim zamanımda komşuların çoğu sanatla ilgilenen insanlardı, biri oyuncu biri yazar biri ressam vb kültür düzeyi baya yüksekti ve kültür düzeyinin yüksekliği semtin de esas ruhunu oluşturan şeydi, insanlar sıcak ve kibarlar.

nasıl şu an herkes kıyıya, egeye özetle daha seküler insanların yaşadığı yerlere yerleşmek istiyorsa modanın da revaçta olma sebebi biraz da bu, insanlar özgürlük ve 'düzgün' insanlar arıyorlar.

şu an kurtuluş'ta yaşıyorum, her ne kadar deniz hemen yanıbaşımda olmasa da kurtuluş'ta da hafif bir moda havası alıyorum.
0
blue rebel motorcycle club
(21.02.21)
bende bir süre yaşadım. sabah 7.30 - 8 gibi işe giderken bahariyeye kadar mesela yürüyerek yol bomboş olması gibi şeyler.sonra bahariyede bomboş tramvay yolunda yürümek güzel hissettiriyordu. haftasonları- sahilde oturduktan sonra arkadaşlarla 1-2 dakikada evde olmak da güzeldi.
ama mesela haftaiçi iş çıkışı 6-7 gibi geldiğimde kalabalık boğuyordu bazen kadıköyden yürümeye başlıyordum
beşiktaş da aynı hissettiriyor.
bu merkezlere sahillere uzak olmayan bir yerde oturmayı tercih ederim 10-15 dakika yürüyüşte. ben de ev bakıyorum.göztepeyi bile düşünüyorum bir yandan yeni evler var diye
0
ShadowOfMoon
(21.02.21)
Merhaba.
Moda' da hiç ev tutmamış(ev sahibi demiyorum dikkat edersen, tutmamış diyorum zira Moda' da NŞA' da ev almak eşyanın tabiatına aykırıdır. ya çok zengin ya atadan kalmış olması lazım o evin ki genelde atadan dededen kalmıştır evler insanlara);
ama hayatının büyük kısmı(neredeyse yarısı) Küçükyalı- Kadıköy/Moda arasında geçmiş, öte yandan yakın arkadaş/dost/eski sevgili vb. gibi bir sürü insandan dolayı hatırı sayılır süre Moda' da zaman geçirmiş hatta yaşamış, orada çalışmış da birisi olarak yukarıdaki eski/yeni Modalılar gibi birkaç kelam edebilirim sanıyorum.
...
Öncelikle yazarın gözlemlediği olumsuz durumların hemen hepsi Moda' nın son 1-2 senesine ait.
Öncesinde ne bu kadar hafta sonu göçü vardı ne de sahillerine başka semtlerden öyle bir akın. Sahillerin durumunu ve rahatlık skalasını da bir kaç arkadaş hayli güzel belirtmiş.
Bununla birlikte ayrımcılık yapmak istemem ama maalesef gelenler(Suriyeli kitle, barzo/kezban çiftler ve dahi gündelik hayatta Moda' yı gömüp hafta sonu koşup gelen muhafazakar kesim vs.) bu alanların nitelikli/niteliksiz insan profilini ve kalabalığını da belirliyor doğrusu.
Ha, belirtmeliyim ki seküler kesimin kimi gençleri de son dönemde özellikle kalamış' a doğru olan tarafa akın edip, etrafındakilere dikkat etmeden sahili ve çimleri, hem bıraktıkları ile hem de abartılı müzikleri ile kirletmiyor değiller. Sanki iyice C.bostan gibi yapmaya çalışıyorlar -ki yaşadığım yere daha yakın olmasına rağmen zinhar C.bostan tercih eden birisi değilimdir- Hatta arada arkadaşlarım ile Küçükyalı sahili - Suadiye sahili arasına otağ kurmuş ve hayli keyif almışızdır.
Ezcümle, oluşan profil sosyolojik skalaya göre değişen bir durum maalesef.

Öte yandan, kalabalık hali vuku bulmadan önce dahi Moda' ya otomobil ile gitmişliğim sayılıdır, öyle zamanlarda bile örnekse sote yerlerim vardır hala bir park yeri bulunabilir ama gece orada kalınmadıysa başka yerden hafta sonu Kadıköy / Moda' ya araba ile girmek bi nevi intihardır. Kaldı ki bu sadece Moda' nın sorunu değil, şehrin tüm merkezi yerlerinin genel sorunudur takdir edersiniz.
İmkanınız varsa motosiklet ile Moda' ya gitmek çok avantajlı hatta keyiflidir.
...
Mekan konusuna gelecek olursak, üzgünüm ama "Moda' da kendine özgü bir yer yok" demek; Moda' ya pek değil neredeyse hiç gitmemiş birisinin düşüncesi olabilir ancak sevgili dostlar. Burada, son senelerde bir kaç kez o da herhalde hafta sonu yolu düşmek zorunda kalmış birisi izlenimi veriyor başlık sahibi günün sonunda, üzgünüm.

Müzik, meyhane, içki, yemek, bira, kokteyl, tatlı, vegan mutfağı, son senelerde de yabancı ülke mutfakları diğer tarafta; Süreyya operasına, salonlara, sahnelere yakın olmak bir başka tarafta dursun; bir sürü seçenek ve şahsına münhasır mekan bulunmaktadır Moda' da!
Bu kadar deneyimlemeden eleştiri, çıkarım yapmak da ne bileyim..

Son olarak koyu bir BJK taraftarı olup ve bu yüzden Beşiktaş' ı, o semti, köyiçi'ni hayli seven birisi olarak da Moda'yı, Koço' da demlenmeyi, sabah Papatya fırından sıcacık kruvasan almayı, oyun atölyesinde veya başka yerindeki salonda son anda izlenmeye karar verilen bir oyuna dakikalar kala yetişmeyi, mekandan çıkıp yakındaki evde after party ile devam etmeyi, suratsız çalışanları ile tek Büfe'yi, Korkmaz Büfe' de ayak üstü leziz döner yemeyi, motoru sahile çekerek çimenlerdeki dostların yanına gidip sabahlara kadar sohbet etmeyi, akşam üzeri Naan' da Edip Akbayram ile karşılaşıp selamlaşmayı, yürüyüşe çıkıp Barış abinin evinin önünden geçerek bir şarkısını mırıldanmayı, hatta muhalif Yoğurtçu parkı kürsülerini dahi özlüyor ve bu yüzden orada olmayı / yaşamayı seviyorum, genel olarak..
0
oldcosmos
(21.02.21)
Kaotik ve paçoz denilebilecek insanların yoğun yaşadığı bir yer. Özellikle haftasonları bence kötü oluyor.

Evler dediğin gibi eski. Kiralar da pahalı olunca bir evde 3-4 kişi yaşayan çok var. Açıkçası üst katımda böyle birilerinin olmasını istemem. Sahili desen bağımlı ve varoş dolu.

Bence burası batılı falan değil. Ailesinden fonlanan ve kendini sanatçı falan sanan kişilerin mesken tuttuğu yer
0
mj23
(21.02.21)
oldcosmos+1

ayrıca kimse değinmemiş ama modanın en önemli alameti farikası
1. "öteki kimliklere" saygılı şekilde yer açmasıdır.
siz bu duyuruyu muhtemelen genç/orta yaş beyaz erkek olarak açtınız.
kadın olmak, ermeni olmak, musevi olmak, kürt olmak istanbulun her yerinde ne yazıkki pek kolay değil. bakın daha gezilecek görülecek yerler, güzel mekanlar demiyorum bile.

2. toplu taşımanın olmamasıdır.

3. buna benzer bir yeri ; (kuzguncuk, sarıyer, zekeriyaköy, arnavutköy, galata ) bu şartları aynı anda sağlayacak ve bu kadar şehrin merkezinde olup maddi açıdan da bu kadar kolay olacak şekilde bulmak zor.

modayı körü körüne övenlerden değilim de 31 yılda istanbulun neresinde yaşadınız da bunları gözlemleyemediniz bilmiyorum yani, şaşırdım biraz.

yürüyüş yapacak park bahçe, deniz.. bisiklet, tenis, yürüyüş için serbest alanlar.. bu kadar çok tiyatro/konser sahnesi.. kendine özgü mekan yok derken tam ne kastettiniz bilmiyorum ama :/ yine de pek çok seçenek var. başka bir yerde benzer çeşitlilik yok benim bildiğim kadarıyla.

bu kadar merkezde yaşayan biri için araç sahibi olmamak bir problem yaratmıyor.

yukarıda da saydığım sebepden suriyelilere ve pek çok "other" kimliğe daha açık bir yer olduğu için sorun olmuyor sanırım onları görmek.

kira meselesi de her ne kadar şu an çoğu kişinin (ort. bir beyaz yakalının) verebileceği kiralar olduğu için sosyoekonomik seviyede bi standart var diyemesek de; insanlar böyle yerlere zaten kendilerine yakın gelir seviyesinde insanlarla komşuluk yapmak için bu kiraları verirler. bi kahveye 30 lira verilir mi tartışması gibi biraz. midpointte veya fine dining bi yerde kahve içmekle belki aynı kahveyi starbucksta içmek arasında fark olduğu gibi.

abartılmış bir balon değildir.
ist.da yaşanacak çok az yer kalmıştır.
az biledir.


*ayrıca mütavizi değil. mütavazı.
0
rewlack
(21.02.21)
Moda'da Bahariye'de ve tabi ki Kadıköy'de eskiden güzeldi. Halk Eğitim merkezinin yan sokağı olan Halil Ethem sokakta Sauna apartmanında rahmetli babaannemin(bademin) rahmetli büyükbabamın aldığı evde büyüdüm ben bir 90 doğumlu olarak. 2009'da badem gidene kadar 19 yıl boyunca yuvamdı oralar benim. Kışları Modanın ara sokaklarında yalnız başıma gezip kar altında sakince sessizce yürümeye bayılırdım. Bahariye'de havuzlar vardı eskiden ne güzellerdi. Sonradan herkes gelmeye başladı bizim oralara birde utanmadan bizler buralıyız dediler. Zaten bademde gittikten sonra hiç umurumda olmadı oralar ama üzülüyorum hüzünleniyorum eski halini bildiğim için anılarım için izlerim var olduğu için. Birde ''bade'' seni çok özlüyorum...
0
zekicalik
(21.02.21)
teşekkür ederim yorumlarınız için. çok ilginç, çoğunuzla aynı fikri paylaşmıyorum, etrafımda pek paylaşan da yok. gidenler de yaşayanlar da illallah ettiklerini söylüyorlar benim saydığım sebeplerden ötürü. belki hayattan beklentilerle alakalıdır, belli bi yaşı ve gelir grubunu gelince insanın sokakta edip akbayramla karşılaşmaktansa konfor beklentisi oluyor, bununla ilgili olabilir gibi geldi bana. bu arada beşiktaş için de birebir aynı şeyleri düşünüyorum mesela, etiler, akaretler gibi belli bölgeleri dışında yine kaotik, sıkışık, eski, gürültülü ve güvensiz bir bölge benim için. kaosu sevmekle alakalı olabileceğini düşünüyorum. zevk meselesi tabii.

yani atıyorum hafta içi 11'de dışarıda olabiliyorsanız zaten büyük ihtimalle aileden zengin falansınızdır, çalışmak zorunda değilsindir, o zaman modanın keyfini sürersin tabii, bomboş sahile inersin, kafana göre yaşarsın. ama 9-5 çalışan adam, işine gitmek için toplu taşımaya binse dert, binmese araba koyacak yer yok, arabasını sokağa koysa sıkışık tıkışık güvensiz yerler, binanın yalıtımı ısınması zor tadilatı bitmez, akşam evine gelir 2 dk kafa dinleyecek dışarıda bira içip nara atarlar falan. bana sanki bohem takılan aileden zengin tiplerin mekanıymış gibi geliyor daha çok, bu da güzel bir şey tabii kötü değil.

**tüm genellemeler gibi bu başlıktaki tüm genellemelerim de yanlıştır :)***
0
🌸roket adam
(21.02.21)
İlk kez geçen sene uğradığımda Paris Sendromu yaşamıştım. Bence beğenmememizin bir numaralı sebebi moda ve kadıköy övücüler diyorum.

Gittim etrafa bakıyorum: E burası mıydı?! O kadar övüldü?!? Bir şey mi kaçırıyorum acaba??

Şeklinde düşüncelerim olmuştu.


Güzel yerdir tabii, bir sorununu görememiştim. Bu bile ideal yaşamalık yer yapıyor ama o kadar abartılı övgüden sonra biraz hayal kırıklığı idi.
0
aguen
(22.02.21)
ben de modada yaşıyorum, yıllar yılı değişiyor aynı taksim gibi, çok övülmeye başlayınca oranın övülmesine sebep olan insanlardan farkı gruplar gelip profili değiştiriyor. suriyelilerin geçen moda sokaklarında öğrenci kovaladıkları videoları görmüşsünüzdür malesef artık türkiyenin kaderi böyle.
0
nahtoderfahrung
(22.02.21)
liseden beri moda'dayım. 15 seneyi geçti buraya taşınalı. istanbul'da başka bir semtte oturabileceğimi düşünmek bile istemiyorum. hala istanbul'dan taşınmadıysam moda'da oturduğum içindir.

bir yeri nasıl görmek istiyorsa öyle görüyor insan. ben bunca senedir (kurbağalıdere'nin koktuğu dönem ve fb stadında maçlar olduğu akşamlar hariç) hiç rahatsız olmadım moda'dan ve insanlardan. tam aksine her geçen gün daha yaşanabilir oluyor bence. burasının genel bir güzel enerjisi var. bu enerji insanlara geçiyor. buraya gelip magandalık yapamıyorsun, kedi köpek dövemiyorsun, millete zarar veremiyorsun. çünkü ayıplanıyorsun. medeni insanlar çoğunlukta ve birileri illa karşı çıkıyor, seni sindiriyor. bireyin rahatlığı ön planda burada. kimse huzur kaçıramıyor.

genellemelerine karşı çıkmak için yazayım; aileden zengin değilim. beyaz yaka çalışıyorum. akşam 6ya doğru işten eve geliyorum. hava güzelse hemen dışarı çıkıyorum. yürüyüş ya da moda sahil. akşam bir arkadaşım kadıköydeyim diyor, yürüyerek bara gidip yanına oturuyorum. zaten herkes kadıköye geliyor genelde. benim kalkıp bir yere gitmeme gerek kalmıyor sosyalleşmek için.

sessiz bir sokakta, 5 yıllık binada oturuyorum. kiram < 3000 TL. bir de ev arkadaşım var, dolayısıyla kiram < 1500 TL. yeni bina olduğu için ısı yalıtımı effsane, geçen ay 56 tl doğalgaz geldi. arabam yok, hiç olmadı. çünkü ihtiyacım yok. moda zaten çok merkezi bir yer. 7/24 toplu taşıma ile en tekinsiz saatte bile başıma bir şey gelmeden evime ulaşabiliyorum. toplu taşıma kullanmayı da seviyorum açıkçası. biraz insan görmek, hava almak, 10 dakika yürümek falan insanı canlandıran şeyler bence. illa lazım olursa taksiye bin, tatile çıkacaksan araba kirala. her türlü bir araba masrafı etmez.

moda'nın havalı bir mahalle olduğunu hiç düşünmüyorum. tam aksine çok mütevazı gerçekten de. süslenip kadıköye gelip isparkta sıra bekleyen ekibe yazık, öyle keyif alınmaz. rahat olmalılar. ama onlar da kadıköylü değil zaten. başka semtte yaşayıp kadıköye gelmek de zahmetli genel olarak. yolda trafik oluyor. sonra, insanlar kırk yılda bir kadıköye çıkıyorsa özenmek, güzel giyinmek istiyor. arabayla rahat gelmek istiyor. onlar da haklı kendince. ama bu yüzden burada ya da yakınlarda yaşaması ve rahat gelip gidilebilmesi asıl keyifli olan.

en çok sosyal yönünü seviyorum ben buranın. mahalleden tanıştığım arkadaşlarım var. sırf mekanlarda sık karşılaştığımız için tanıştığımız ve kopmadığımız. apartmanda komşuluk ilişkilerimiz çok iyi. tatile gidiyorum, kedilerim komşulara emanet. anahtar bırakıyorum gelip bakıyorlar. "akşam balık yaptım, gel" diye arayan komşum var. çevredeki esnafların neredeyse hepsiyle tanışıyoruz. bakkalın kızı oldu, geçenlerde hediye götürdüm. pastaneden bir şeyler alsam pastaneci tadımlık bir şeyler ikram ediyor. manav illa birkaç erik, çilek, kiraz bir şeyler atıyor poşete. yerel ürünleri satın alabileceğim kooperatifler var. migros vb yerlerden çook nadir alışveriş yapıyorum artık.

neredeyse her gün yürüyüşe çıkıyorum. günbatımları moda ve kalamış sahilden çok güzel izleniyor. evden çıktığım gibi yürüyebileceğim sakin ve ağaçlı sokakları olmasını seviyorum buranın. caddelerden, arabaların ve insanların gürültüsü içinden yürümek zorunda değilsin. neredeyse bütün sokakları denize çıkıyor. her sokak ayır bir manzara. sadece moda da değil, 10 dakika yürüyorsun boğa'dan aşağı, yeldeğirmeni sokakları da böyle. yürürken kafanı kaldırıp binaları izlediğinde şahane köşkler, eski evler, kiliseler görüyorsun. eskiden çok dikkat etmezdim ama son zamanlarda pandeminin de etkisiyle sokaklar bomboş, etrafıma bakına bakına yolun ortasından yürüyorum ve sokakların güzelliğine dalıyorum.

taksim'in "in", kadıköy'ün ise hafiften "out" olduğu zamanlarını da yaşadım burada. yaşlı nüfusu bol, cafeleri daha azdı. yoktu hatta. barlar vardı bir tek. dutluktu bir de buralar :P çok daha sakindi tabi o zamanlar. ama şimdiki halinden de hiç şikayetçi değilim. kalabalıklaştı evet tek eksisi bu, ama iyi yanları da var bu halinin. sahiller çok güzelleşti. eskiden (10 küsür sene önce) moda sahili diye bir yer yoktu. kimse gitmezdi. it kopuk dolu, düzensiz, tekinsiz bir yerdi. geçen seneye kadar kurbağalıderenin kıyısında yürünmüyordu, yol yoktu. şimdi öyle güzel yaptılar ki amsterdam kanalları gibi oldu. canım ibb.

haftasonları yer gök insan oluyor. evet ama gelenler hep kaliteli, modern, en azından laftan anlayan insanlar. kimse moda sahilde mangal yakmaya kalkmıyor, kimse alkol içenlere laf etmiyor, kimse bikiniyle güneşlendin diye yan gözle bakmıyor, kimse "çekirdeğinin kabuğunu yere atma" dedin diye bunu egosuna hakaret olarak algılayıp kavga çıkarmıyor, seni dövmüyor, gidip çöpe atıyor. çünkü yapamaz. burada yemez :) bu rahatlık güzel. kaldı ki, haftaiçi kadıköy'ün yerlisi insanlarla buraların tadını çıkarıyoruz. haftasonu da bu güzellikler haftaiçi gelemeyen isanbul'lulara kalsın.
0
istanbul kanatlarimin altinda
(22.02.21)
@istanbul kanatlarimin altinda,

Çok güzel anlatmışsın, +1 diyorum.
0
msb
(22.02.21)
(2)

kartepe kayak merkezine çıkış formülü

roket adam
haftasonu izmit'te bir otelde kalacağız ancak kartepe kayak merkezine çıkmamız gerekiyor.lakin girişte jandarma kontrol yapıyormuş, green parka rezervasyonu olanları alıyorlarmış.lakin bazı gruplar da çıkabildiklerini iddia ediyorlar, sadece yöntemi çözemedik.nedir bu işin yöntemi arkadaşlar? insanl
haftasonu izmit'te bir otelde kalacağız ancak kartepe kayak merkezine çıkmamız gerekiyor.

lakin girişte jandarma kontrol yapıyormuş, green parka rezervasyonu olanları alıyorlarmış.

lakin bazı gruplar da çıkabildiklerini iddia ediyorlar, sadece yöntemi çözemedik.

nedir bu işin yöntemi arkadaşlar? insanlar haftasonu sokağa çıkma yasağı varken green park'ı kullanmadan kartepe kayak merkezine nasıl çıkıyor?
0
roket adam
(21.02.21)
Merhaba.
Çarşamba günü oradaydım. Ben de merak edip orada yaşayan hatta iş yapan iki arkadaşımla uzun uzadıya 'neden böyle' temalı görüştüm.
Hafta sonu çıkış yasağını delen kitle içinde olmak istiyorsan akp' den ya da jandarma' dan torpilli olman lazım. Herhangi bir yasak delmeden kalmak istiyorsan da cumadan itibaren tepedeki otelde kalıp kimi alternatif kayak merkezlerine göre göre yüklü miktarda para bayılman gerek. Pistlerin ve hizmetin azlığı vs ile ters orantılı.
Bana kalırsa Kartepe, hafta içi artı kısıtlı zamanda günübirlik yapılacak kayak/board aktivitesi dışında tercih edilmemesi gereken bir yer. İşletme kalitesi dolayısıyla hizmet kalitesi düşük, fiyatlar yüksek.
Yola biraz daha erken çıkıp sırasıyla Kartalkaya olmadı Uludağ günübirlik turlar için bile daha iyi seçenekler.
0
oldcosmos
(21.02.21)
Geçen hafta sonu yasak varken gittik. Evet haftasonu torpilli olanlar çıkabiliyor zirveye sadece, önünde cumhurbaşkanlığından yazı olan araçlar bile vardı. Biz otelde kaldık, gecelik 1000 liraydı ve dandik otele kesinlikle değmedi.
0
🌸roket adam
(05.03.21)
(15)

Eski ev alınır mı?

sckxyss
Kadıköy Bahariye ile moda arası bir yerde çok güzel bir ev buldum. Evin içi odaların şekli, güneş alması falan tam istediğim gibi. Beni tek düşündüren evin eski oluşu. 31+ yazıyor sahibinden'de. Muhtemelen 40 yıllık falandir. İstediğim yerlerdeki evler genelde eski. Yeni olanlar da çok pahalı. Siz o
Kadıköy Bahariye ile moda arası bir yerde çok güzel bir ev buldum. Evin içi odaların şekli, güneş alması falan tam istediğim gibi. Beni tek düşündüren evin eski oluşu. 31+ yazıyor sahibinden'de. Muhtemelen 40 yıllık falandir.

İstediğim yerlerdeki evler genelde eski. Yeni olanlar da çok pahalı. Siz olsanız çok begendiyseniz bu evi alır mısınız? Almazsanız da sebeplerinizi duymak isterim.

(Evi İstanbul'un merkeze uzak ilçelerinden birindeki yeni bir evi satıp alacağım. Üste para vermeyeceğim. Belki bu detay da önemlidir diye belirtmek istedim.)
0
sckxyss
(20.02.21)
Hayır, eski binalar çok eziyetli. Binanın yeri güzel, ferah, güneş alıyor ama değmez. En az 40 yıllık, deniz kumuyla yapılmış binalar bunlar. Siz diyelim satın aldınız, değer kaybedecek.
0
GoodMorningTeacher
(20.02.21)
Ben alirim. Yeni ev mi var merkezi yerlerde. Var olan da dedigin gibi aşırı pahali
0
her giriste sifresini unutan adam
(20.02.21)
Güneşten büyüklükten vb feragat edip nispeten yeni (max 15 yıl) bir ev almak daha mantıklı şu süreçte. Düşündüğünüz fiyat bandında bulabiliyorsanız tabii. İnsanlar eski binayı değil almak kiracı olarak bile düşünmüyor artık.
0
msb
(20.02.21)
Çevreden bağımsız olarak o kadar eski bir evde yaşamak istemem. Fiyatların uçup kaçtığı merkezi yerlerde oturma isteğini de anlamıyorum. Metro hattında bir yer düşünürdüm ben olsam.
0
alfred
(20.02.21)
Ben olsam şu üç kriteri düşünürdüm:

-40 yıllık bir binanın sorunları ve çıkarabileceği masraflar

-Kadıköy bölgesindeki deprem riskini

-Binanın kentsel dönüşüme girme ihtimalini. Evi aldıktan sonra kentsel dönüşüme sokulursa (kadıköy taraflarında çok fazla bu yaşta bina kentsel dönüşüm kapsamına alınmaya başladı) uzun zaman alabilecek meşakkatli bir süreci çekmek ister miyim?
0
anten
(20.02.21)
Senin eve bir tadilat yaparız . 40 50 binin var ise :)
0
opitseri
(20.02.21)
moda-bahariye civarında hiçbir ev yıkılmadıkça değer falan kaybetmez.
en kötü ihtimalle değerini korur.

eski ev evet meşakkatli bir şey.
ama apartmanın durumu da önemli.
bazıları gerçekten allaha emanet oluyor, bazıları en azından iyi bakılmış durumda.

kentsel dönüşüm riski varsa, değer açısından bu daha iyi bir şey.
sadece taşınma meseleleri falan uğraştırabilir, onu düşünmek lazım.

bir de depreme konusunda bina hasarlı mı, değil mi, durumu nedir öğrenmek lazım.

31+ oralar için yeni bile sayılır bu arada, onu da söyleyeyim.
oradaki binaların çoğu daha eski.
bina bir şekilde içime sinerse, evi de beğendiysem ben alırdım.
0
blatta hiberna
(20.02.21)
benim icin, otoparkli ve az katli ise alinir.
otopark karaborsa zaten o bolgede.
0
camussar
(20.02.21)
Fiyatına bağlı olarak değişir bu sorunun cevabı. Konum da yaşam kalitesi açısından önemli. Dediğin bölgede yaşam kalitesi düşük. Uzun süre yaşamak için ideal bir yer değil. O taraflarda şehirde birkaç sene ikamet edeceksen yaşayacaksın. Fazla ayak altı.
0
mj23
(20.02.21)
Sade ve sadece deprem riskinden dolayi almam.
0
taurina
(20.02.21)
deprem riski + bitişik nizam. ben almazdım.
0
orpheus
(20.02.21)
Kiralarım ama almam, 20 sene otursan 60 yıllık binada oturuyor olacaksın
0
megacracker
(20.02.21)
Kadıköy belediyesi sınırları içinde çok ciddi kentsel dönüşüm var. Geçen yıl taşındığımı ev birkaç ay sonra yıkılacak boşuna masraf ettik.
0
suicides underground
(20.02.21)
alınmaz.
deprem olacak şaka değil.
acı çekerek ölmek istemeyişim geçerli ve noktayı koyan bir sebep.
ancak deprem olmayacak olsaydı bile;
yıllardır modada yaşıyorum inanılmaz kötü ve eski bir alt yapısı var.
eski binaların yalıtımı ayrı dert,
su hatları, sıhhi tesisatı ayrı dert.
asansör var mı?
apartman düzgün temizleniyor mu?
duvarlar yine aynı beton kalitesizliği yüzünden ses geçiriyordur.
havalandırma kadıköy evlerinin genelinde çok kötü.
binada hidorfor var mı? 2 haftada bir sular kesiliyor, hidrofor bile yok.
kadıköy kalabalığından duş almak için gece olmasını bekliyoruz ki su debisi normale dönsün.


*ayrıca yeni ev alırken zaten 10-15 yıldan yaşlı ev almayın.
0
rewlack
(20.02.21)
oturmak için alınmaz, ama yatırım için alınabilir. deprem riski var yani sonuçta, 40 yıllık binada kesinlikle oturmam istanbul gibi yerde. depremi geçtim, eski binanın derdi çok olur. yalıtımı, borusu, ısınması, tadilatı bi ton sıkıntı. bütçen yeterli değilse kadıköy'den biraz daha uzaklaş derim. depremden bir şey olmaz abi deyip eski evde oturanlar izmirdeki deprem gibi travmatik olaylardan sonra psikoloğa gitmeye başlıyor çünkü.
0
roket adam
(21.02.21)
(2)

aliexpress ve ulkemizin guzide gumruk sistemi hk.

in vino veritas
yurt disi alisverisi konusundan uzagim epeydir, aliexpress'ten elbise almak istiyorum, ayni saticidan 3 adet elbise alicam, toplam fiyat kargo dahil 170 lira gibi bir sey oluyor. anladigim kadariyla ucu tek pakette gonderilecek cunku tek kargo masrafi ekledi sepete. bu arkadaslara acaba ne kadar ver
yurt disi alisverisi konusundan uzagim epeydir, aliexpress'ten elbise almak istiyorum, ayni saticidan 3 adet elbise alicam, toplam fiyat kargo dahil 170 lira gibi bir sey oluyor. anladigim kadariyla ucu tek pakette gonderilecek cunku tek kargo masrafi ekledi sepete. bu arkadaslara acaba ne kadar vergi cikar? minimum 16 lira oluyor anladigim kadariyla ama 3 tane birden olunca tek pakette farkli bir islem uygulanir mi ki?
0
in vino veritas
(20.02.21)
e iyi oyleyse cok bisey tutmayacak peki olur da 3 ayri paket seklinde gonderirse sorun olur mu ki? ya da nr gibi bi sorun olur acaba?
0
🌸in vino veritas
(20.02.21)
%20 gümrüğe ek olarak "paket başına" 8 tl mi ne gümrüğe sunum ücreti var.
0
roket adam
(20.02.21)
(1)

Acik kaynak ne demek?

speedy
Yazilimdaki anlamini sormuyorum. Televizyonda cok duymaya basladim. "Gara operasyonunun yapilacagi acik kaynaklarda yaziyordu", "acik kaynaklara gore su kadar askerimiz daha rehin tutuluyormus" falan. Yani haberi acik kaynaklara dayandiriyor. Google coplugunde de hep yazilimla ilgili anlamina rasliy
Yazilimdaki anlamini sormuyorum. Televizyonda cok duymaya basladim. "Gara operasyonunun yapilacagi acik kaynaklarda yaziyordu", "acik kaynaklara gore su kadar askerimiz daha rehin tutuluyormus" falan. Yani haberi acik kaynaklara dayandiriyor. Google coplugunde de hep yazilimla ilgili anlamina rasliyorum. Bir seyler kafamda canlaniyor ama tam oturmadi.
0
speedy
(20.02.21)
OSINT diye bir şey var, açık kaynak istihbaratı. yani şöyle düşün, internette adamın biri Twitter'da "bu akşam operasyon olacak çünkü sınırda bi hareketlilik var" diyorsa işte bu osint oluyor. güvenilirliği düşük ama açık bilgiler.
0
roket adam
(20.02.21)
(6)

Kredi kartından nakit avans çekmek

havadakarada
Vergi borcu ödenecek de eksik kalıyor bu şekilde yapmayı düşünüyoruz. Bunun faiz durumu daha mı fazla oluyor? Genel olarak bilgilendirme yapabilir misiniz lütfen?
Vergi borcu ödenecek de eksik kalıyor bu şekilde yapmayı düşünüyoruz. Bunun faiz durumu daha mı fazla oluyor? Genel olarak bilgilendirme yapabilir misiniz lütfen?
0
havadakarada
(20.02.21)
Yazmayı unuttum, tutar 20 bin lira gibi bir rakam.
0
🌸havadakarada
(20.02.21)
Faiz orani cok cok fazla. Kredi cekmeye calisin. Nakit avans kullanmak hicbir zaman mantikli degil
0
fakyoras
(20.02.21)
Tüketici kredisi çekebilirsin
Karttan taksitli avans çekebilirsin
Vergi borcunu kredi kartıyla ödeyip sonra taksitlendirebilirsin (ben böyle yapıyorum, garantide var)

Duruma göre üçü de avantajlı ya da dezavantajlı olabilir, banka banka bakman lazım.
0
roket adam
(20.02.21)
Şimdi baktım taksitli nakit avans çekince normal kredi çekmiş gibi oluyor. Faizi biraz daha yüksek ama.
0
🌸havadakarada
(20.02.21)
kredi kartı nakit avansta dosya masraf vs yok. limit sürekli dolu olacak. kitleyecek kartı. faiz oranı bankaya göre değişebilir. bazen beni arıyor garanti 1.29 filan dediği bile oldu 12 ay taksit verelim diye. konuşmak iyi olabilir danışmanla bankadan
0
ShadowOfMoon
(20.02.21)
Ayrıca kredi puanını düşürür
0
hepbiarayisicinde
(20.02.21)
(3)

Baz istasyonu

mobydick
Yatak odamdan çektiğim bir fotoğrafı paylaşıyorum. Uzaklık en fazla 15-20 metredir. Bu evden taşınmayı düşünüyorum. Taşınmak çok sancılı bir süreç ama, gözümü karartıp yapacağım. Üst kat ve karşı daire boş. Direk baz istasyonunu gören dairedense oraya da taşınabilirim. Yahut eğer çok zararlı ise baş
Yatak odamdan çektiğim bir fotoğrafı paylaşıyorum.

Uzaklık en fazla 15-20 metredir. Bu evden taşınmayı düşünüyorum.
Taşınmak çok sancılı bir süreç ama, gözümü karartıp yapacağım. Üst kat ve karşı daire boş. Direk baz istasyonunu gören dairedense oraya da taşınabilirim. Yahut eğer çok zararlı ise başka sessiz sakin bir apartmana da. Uzak bir yere taşınırsam ilk kriterim bu olacak şehir dışına doğru bir yerlere bakacağım. Karşı daireye taşınmanın kolaylığı ise açık ve seçik.

Sizce ne kadar zararlıdır bu baz istasyonu? Ne yapmalıyım?

hizliresim.com
0
mobydick
(20.02.21)
Arastirmalara gore baz istasyonunun 1cm yakinda tuttugumuz cep telefonundan daha fazla bir zarari yok. Birkac sene once bakmistim
0
fakyoras
(20.02.21)
baz istasyonları ilgili şu var:
www.turkiye.gov.tr

onun haricinde, bence bi ölçüm yaptır. ya kendin araştır : tinyurl.com
ya da bilen birine yaptır

baz istasyonu anteni küre şeklince ışın yaymıyor, şöyle bi şekli var. yani sizde az bile çekiyor olabilir.
images.app.goo.gl

üst kat boş olabilir ama bina ne kadar blokluyor acaba o ışını.


ama ben olsam ben de işkillenirdim. hatta imkanım varsa taşınırdım.
0
sttc
(20.02.21)
büyük şehirlerde baz istasyonundan uzakta yaşaman imkansız. sadece bazıları görünür yerlerde, bazıları ise görünmeyecek şekilde yerleştirilmiş durumda. baz istasyonlarından işkilleniyorsan şehirde yaşamaman lazım.

hatta bazı yüksek binaların içinde bile baz istasyonları olabiliyor.
0
roket adam
(20.02.21)
(8)

Maaşınızın kaçta kaçını ailenizle

anarsika
Paylaşıyorsunuz? Belirli bir bütçe oluşturdunuz mu, yoksa denk geldikçe veya talep oldukça mı destek oluyorsunuz? Beraber yaşayanlara soruyorum özellikle. Dışarıdan destek veren varsa onlar da yazsınlar lütfen.
Paylaşıyorsunuz? Belirli bir bütçe oluşturdunuz mu, yoksa denk geldikçe veya talep oldukça mı destek oluyorsunuz? Beraber yaşayanlara soruyorum özellikle. Dışarıdan destek veren varsa onlar da yazsınlar lütfen.
0
anarsika
(20.02.21)
Yemek kartımı anneme verdim. Aylık 500 TL. Mesai oluyor. O da yaklaşık haftalık 200 liraya geliyor. Onları veriyorum.
0
allah yazdiysa bozsun
(20.02.21)
Beraber yasarken malesef ki %1'i civarindaki internet faturasini oduyodum sadece. Ara sira da bir seyler aliyordum o kadar. Pismanim o donemler yapmadiklarima. Mezun oldugumdan beri turkiyede iyi para denebilecek maaslar kazaniyordum bir de.

Simdi yurt disindayim, maasim da artti. her ay maasimin bir kismini onlar icin kenara atiyorum, yarin oburgun birden verebilmek icin. Tabi evlenince iki aile oldu, ikisinden hangisine gerekirse
0
fakyoras
(20.02.21)
aile hangi aile?
anne baba ile sıfır. ben onlardan istemem onlar benden istemez.

kendi çocuğumu eşimi kastediyorsan o zaten ortak.


*aynı şehirdeyiz, çalışmaya başladığımdan beri ayrı evde yaşıyorum.
0
rewlack
(20.02.21)
%30-35
çalışmaya başladığımdan beri ayrı yaşıyorum.
0
pati
(20.02.21)
Ailemle yaşarken lazım oldukça destek oluyordum, bu kadar. Öyle aylık bir sabit rakam yok yani.
0
roket adam
(20.02.21)
Çalışmaya başladığımdan beri ayrı yaşıyorum. Aynı şehirdeyiz. Ailemin maddi durumu benden daha iyi. Bu yüzden sadece jestler yapıyorum. Onlardan gelen parayı da almıyorum. Ama bazen evde dolabımı açtığımda sabun, yumurta falan gördüğüm oluyor. Ana yüreği :/
0
ruhen hastayim ben
(20.02.21)
Ayrı yaşıyorum, istemiyorlar zaten hiç ama yine de hediyeler falan ile elimden geldiğince ihtiyaçlarını kapatmaya çalışıyorum.

Yani bensiz de gayet kendilerine bakıyorlar, hatta ben gidince iyice yükleri azalmıştır ama isteseler lazım olsa elime geçen tüm parayı veririm hiç üzülmem. Senelerce desteklediler beni.
0
aguen
(20.02.21)
ayrı yaşıyoruz. hiç para vermiyorum. aksine bazen yüksek masraflı şeylerde bana destek olurlar. durumları benden daha iyi, babam emekli bi de ev kiraları alıyor ohh valla keyifleri yerinde.

18 olup evden ayrıldıktan sonra babamdan aldığım harçlık anlamında toplam para 5 bin lira değildir.(yukarıda bahsettiğim yüksek masraf haricinde) üniversitede kendi paramı kazandım, sonra da işsiz kalmadım zaten hiç.
0
Jux
(20.02.21)
(3)

Bu kodu php içinde nasıl çalışırabilirim?

goodman
uygulamanın api özelliği var ve aşağıdaki kod ile login olup bir resonse almam gerekiyor. bunu php içine direkt yapıştırsam çalışmayacağını biliyorum. Nasıl düzenlemek gerekir.curl -X POST https://masterservername:1556/netbackup/login \ -H 'content-type: application/vnd.netbackup+json;ve
uygulamanın api özelliği var ve aşağıdaki kod ile login olup bir resonse almam gerekiyor. bunu php içine direkt yapıştırsam çalışmayacağını biliyorum. Nasıl düzenlemek gerekir.

curl -X POST masterservername \
-H 'content-type: application/vnd.netbackup+json;version=1.0' \
-d '{ \
"domainType":"vx", \
"domainName":"mydomain", \
"userName":"myusername", \
"password":"mypassword" \
}'
0
goodman
(19.02.21)
php exec ya da php shell exec ile olur
0
nibba
(19.02.21)
bu kodu çalıştırmak zorunda değilsin, bu kod sadece belirtilen adrese ilgili header'lar ile birlikte bir HTTP POST request'i gönderiyor. how to send http post request with php diye aratınca işini görecek sonuçlar çıkacaktır, hem direkt komut çalıştırmaktan daha güvenli olur.
0
roket adam
(20.02.21)
<?
$ch = curl_init();
$data = array("domainType" => "vx",
"domainName" => "mydomain",
"userName" => "myusername",
"password" => "mypassword");

curl_setopt($ch, CURLOPT_URL, "masterservername" );
curl_setopt($ch, CURLOPT_RETURNTRANSFER, 1 );
curl_setopt($ch, CURLOPT_POST, 1 );
curl_setopt($ch, CURLOPT_POSTFIELDS, $data );
curl_setopt($ch, CURLOPT_HTTPHEADER, array('Content-Type: Application/Vnd.Netbackup+json;version=1.0'));

$result = curl_exec ($ch);
0
nahtoderfahrung
(20.02.21)
(5)

kariyerim ne tarafa gitmeli

hvala
merhaba, üniversiteden mezun olduktan sonra hemen hemen 2 senedir çalışıyorum. it'deyim. acemilikten ve para ihtiyacımdan ilk işime çok sorgulamadan girdim. şirket neredeyse konuştuğumuz hiçbir şeyi sağlamadı. beni resmen kafaladılar yani.artık ayrılmayı düşünüyorum ve bir aydır beğendiğim şirketler
merhaba, üniversiteden mezun olduktan sonra hemen hemen 2 senedir çalışıyorum. it'deyim. acemilikten ve para ihtiyacımdan ilk işime çok sorgulamadan girdim. şirket neredeyse konuştuğumuz hiçbir şeyi sağlamadı. beni resmen kafaladılar yani.

artık ayrılmayı düşünüyorum ve bir aydır beğendiğim şirketlerle görüşüyorum. iki tane kurumsal şirketten teklif aldım ama beklediğimden düşük geldi kabul etmedim.

öte taraftan bir danışmanlık şirketi gayet iyi bir maaşla teklif yaptı. cv'mi kariyerden bulmuşlar. kafamda bin tane soru işareti var. bu danışmanlık şirketi bildiğimiz patron şirketi ve 8-9 kişilik bir ekip var anladığım kadarıyla ama imkanları iyi. acaba bir süre daha kurumsalları mı kovalamalıyım yoksa danışmanlık iyi tecrübe mi sağlar? aslında data science tarafına yönelmek istiyordum ama biraz daha kendimi geliştirmem gerek onun için. sizce şu anlık nasıl bir seçim yapmalıyım?
0
hvala
(19.02.21)
sektörde yeniysen senin burada değerlendireceğin ilk şey "şirket imkanları" olmamalı. ilk önce işe bakman gerekiyor. o iş seni geliştirecek mi kariyerine olumlu katkısı olacak mı? ilk sorular bunlar olmalı."data science tarafına yönelmek istiyordum ama biraz daha kendimi geliştirmem gerek onun için" bu bence çok sakıncalı bir cümle. hazır sektörde yeniyken o tecrübeyi elde edeceğin yere girsen mesela? para zaten bir süre sonra gelir. hayatını sürdürebiliyorsan (verdikleri maaşla) o yeterli bu aşamada. senin şu an önceliğin "iş öğrenmek/geliştirmek" olmalı, şirket değil.

2 senelik biri gibi değil de 10 senedir çalışmış öğreneceğini öğrenmiş ve artık memur kafasına girmiş gibi anlattın kendini. pek mantıklı bulmadım düşünce tarzını.
0
siyahliadam
(19.02.21)
sadece kendi harcamalarımı karşılamıyorum o nedenle gidip data scienceda gelişmek istiyorum diye düşük maaşa çalışamam. bahsettiğiniz ideal bir dünyada doğru olabilir ama herkesin hayatının kendi gerçekleri var.
0
🌸hvala
(19.02.21)
patron şirketlerinde iyi para kazanırsın fakat bilinirliğin düşük olur zaten bu yüzden kurumsal firmaların aksine yüksek fiyat verip kalifiye eleman almak isterler. (hayalleri hep kurumsallaşmaktır)

güzel paralar kazanırsın fakat 5 yıl sonra dönüp baktığında ilerlemediğini görürsün. ben iş hayatına şansımında yaver gitmesiyle Pepsi gibi bir firmada başladım. bana kurumsallık nedir nasıl uygulanır dibine kadar öğrettiler. kendi şirketimi kurduktan 6 ay sonra dönüp baktığımda tamamen bana verilen kurumsal vizyonla ilerliyorum. şuan alakasız bir kolda alakasız bir sektörde çalışıyorum fakat bana Pepsi'nin davrandığı gibi davranıyorum çalışanlarıma, onlar da bu sayede kendilerini daha güvenli daha ferah bir ortamda hissediyor.


özet: kurumsal tecrübe her şeydir
0
dirildimde geldim
(19.02.21)
beğendiğin şirketlerle görüşmende sıkıntı yok ancak iki sene tecrübeli bir çalışanın çok fazla para pazarlığı yapacak durumu olmadığına ben de katılıyorum. siyahliadam'a tik atmasan da haklı olduğunu düşünüyorum. kariyerini düşünerek bir adım at ve daha düşük maaşlı olsa bile daha çok görev alabileceğin, cv'ni doldurabileceğin kurumsal bir yere git. patron şirketine gidersin sağlam bir yer değilse 2 gün sonra fotokopi memurluğu yaparsın belli olmaz bu işler.
0
roket adam
(20.02.21)
Maas tatmin ettigi surece, calisma ortaminin iyi oldugunu dusundugum surece nerde kendini daha fazla gelistirecegine bakmalisin. It alaninda kurumsal/kucuk sirket ayrimi cogu alanda kalmadi kullanilan toollar gittikce daha da benzerlesiyor. Danismanlik sirketlerinde genelde buyuk firmalarla calisiliyor zaten. Onlarin yapilarini yine gorebiliyorsun.

Hangi yerde daha cok sey ogreneceksen orayi sec, sirket cv'de nasil durur diye cok ekstrem bir yer degilse dusunme. (Google'da intern'luk teklif gelirse acaba bir sey ogrenir miyim diye dusunme yani :))
0
fakyoras
(20.02.21)
(1)

Bana uygun yazıcı

freebird5406_2
Sevdiğim şeylerin a5 a6 boyutunda renkli çıktılarını alıp mantar panoya asmak istiyorum, başlarda çıktı sayısı fazla olsa da zamanla ayda 4-5 çıktıyı geçmeyeceğini düşünüyorumNasıl bir yazıcı almalıyım, hem uygun fiyatlı hem bakımı kartuşu uygun ve kolay ulaşılabilir
Sevdiğim şeylerin a5 a6 boyutunda renkli çıktılarını alıp mantar panoya asmak istiyorum, başlarda çıktı sayısı fazla olsa da zamanla ayda 4-5 çıktıyı geçmeyeceğini düşünüyorum

Nasıl bir yazıcı almalıyım, hem uygun fiyatlı hem bakımı kartuşu uygun ve kolay ulaşılabilir
0
freebird5406_2
(19.02.21)
eğer sevdiğin şeyler "fotoğraf" ise bence yazıcı alma, internetten fotoğraf olarak sipariş ver çok daha ucuza gelir.

değilse bu cevap sayılmaz tabii.
0
roket adam
(20.02.21)
(3)

Bağkur prim borcu ve ameliyat

sacrilegious
4 ay ödenmemiş prim borcum var şu an. 4500 tl+100tl ceza görünüyor sistemde. Özel bir hastanede ameliyat olucam. hastane bağkurdan yararlanacaksanız 16bin tl diğer türlü 18bin tl ödemeniz olur dedi. Sizce bu durumda bağkur borcunu ödemek anlamsız mı olur?Teşekkürler
4 ay ödenmemiş prim borcum var şu an. 4500 tl+100tl ceza görünüyor sistemde. Özel bir hastanede ameliyat olucam. hastane bağkurdan yararlanacaksanız 16bin tl diğer türlü 18bin tl ödemeniz olur dedi. Sizce bu durumda bağkur borcunu ödemek anlamsız mı olur?
Teşekkürler
0
sacrilegious
(19.02.21)
sadece bu ameliyatı hesap edersen, evet.
Ama ileride de sağlıktan faydalanırım dersen, hayır.
0
hlt1985
(19.02.21)
o borç biriktikçe birikecek.
tek ameliyat için bile düşününce sadece 2600 tl fazladan ödeyerek er ya da geç ödemen gereken borçtan kurtulmuş olacaksın.
imkanın varsa borcu ödemen daha avantajlı.
daha sonraki muayene vs için de sigortalı indiriminden faydalanabilirsin böylece.
0
d e j i n
(19.02.21)
ameliyatta bir terslik olur da birkaç gün daha hastanede kalman gerekirse derdin büyür. bence borcu öde, ileride de kendini garantiye al.
0
roket adam
(20.02.21)
(7)

magic mouse muadili mouse

benevolent sun
merhabalar. çalışırken macbook air kullanıyorum. evde sürekli laptopla çalışmak boynumda ciddi sorunlar yaratmaya başladı. o yüzden artık yükselticiyle çalışmak zorundayım. bu da mecburen laptopa ekstra bir klavye ve fare takmak zorunda kullanmak demek. evde standart birer tane kablolu klavye ve blu
merhabalar. çalışırken macbook air kullanıyorum. evde sürekli laptopla çalışmak boynumda ciddi sorunlar yaratmaya başladı. o yüzden artık yükselticiyle çalışmak zorundayım. bu da mecburen laptopa ekstra bir klavye ve fare takmak zorunda kullanmak demek.

evde standart birer tane kablolu klavye ve bluetoothlu logitech farem var ama bunları macbookla kullanmak çok işlevsiz. standart fare, klavye takınca mac'i mac yapan, trackpadin o bütün güzellikleri ortadan kayboluyor. tüp takılmış ferrariye dönüyor bilgisayar.

magic mouse'un bu sorunun çözümü için iyi bir alternatif olabileceğini düşünmüştüm ama onun yorumları da pek iyi değil. yani fonksiyonlar bakımından bir trackpad'in sağladığı hissiyatı, kullanışlılığı karşılamıyor anladığım kadarıyla.

magicmouse, trackpad kullanan arkadaşlar tavsiyelerinize muhtacım. sizce ne kullanmalıyım? bu ürünlere dünya para verip sonra hayal kırıklığına uğramak istemiyorum.
0
benevolent sun
(19.02.21)
Eğer mouse şart değilse bir adet magic trackpad almanı öneririm. Uzun yıllardır magic trackpad ile kullanıyorum, pahalı ama parasını hak eden bir alet mac kullanıyorsan.
0
roket adam
(19.02.21)
@roket adam +1

Özellikle fare lazım değilse (tasarım şu bu) almayın, trackpad süper bir şey.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.21)
magic keyboard ve magic trackpad en makul kombinasyon olacak sanırım.

eski jenerasyon pilli mi kullanıyorsunuz yoksa yeni şarjlı mı? pilli olan klavye ve trackpad'in pilleri ne kadar dayanıyordur acaba.

mesela normal pilli bluetooth logitech mouse'a bimden aldığım ucuz pilleri taktığımda 2 aydan fazla götürüyor neredeyse ne zaman taktığımı bile hatırlamıyorum.

şarjlı olmayan eski nesil magic klavye ve trackpad'lerde bu pil durumu nasıldır acaba.
0
🌸benevolent sun
(19.02.21)
Trackpad'in de klavyenin de şarjı yaklaşık 1 ay gidiyor, ki günde 12 saat kullanıyorumdur. Şarj işin ortasındayken biterse de 5 dakika ara veriyorum, o genelde gün sonuna kadar götürüyor. Magic mouse da öyleydi. Pilli olanları bilmiyorum, ama klavye sonuçta ne kadar şarj yiyebilir ki?
0
plutongezegendegilmi
(19.02.21)
şarjlı olanların performansı hakkında internette yeterince bilgi var herkes memnun ama pilli olanlar hakkında yeterince yorum bulamadım.

trackpad'i kesin ikinci nesil şarjlı olanlardan alacağım çünkü ergonomisinin de daha iyi olduğu söyleniyor eskisine göre.

magic keyboard'da ise eski nesil ile yeni nesil arasında pil ve şarj dışında bir fark yok. o yüzden eski neslin pil performansını merak ediyorum sadece. eğer normal bir mouse gibi pil değiştirirken en son ne zaman taktığımı unutacaksam sorun yok ama 2-3 haftada bir pil değiştirmek zorunda kalmak can sıkıcı olur.
0
🌸benevolent sun
(19.02.21)
klavyem 2. nesil yeni olandan. ayda bir falan şarj ediyorum.

trackpad'im 1. nesil, pilli olanından. şarjlı pil aldım 4 tane döndüre döndüre kullanıyorum, biri çalışırken diğeri şarjda duruyor. pil 2 hafta falan gidiyor. ikinci neslin ergonomisi bence de daha iyi, klavyede de fark var bu arada. birinci nesil daha dik duruyor, ikinci nesil daha yatay. ama tabii arada fiyat farkı var, tercih sizin.
0
roket adam
(19.02.21)
çok sağolun. her ikisini de 2. nesil olarak sahibinden.com'dan almaya karar verdim.
0
🌸benevolent sun
(19.02.21)
(3)

turkcealtyazi.org

neverguesser
bu siteye ne olmuş ya, doğru düzgün altyazı bile yok artık. eskinin efsanesi idi. epeydir torrent zanaatına uzaktım, şimdi şaşırdım bu haline. şimdilerin gençleri, altyazıları nereden indiriyorsunuz? altyazi.org bizim zamanımızda çökmüştü zaten. ne kaldı? nereden indiriyorsunuz özellikle ingilizce o
bu siteye ne olmuş ya, doğru düzgün altyazı bile yok artık. eskinin efsanesi idi. epeydir torrent zanaatına uzaktım, şimdi şaşırdım bu haline.

şimdilerin gençleri, altyazıları nereden indiriyorsunuz? altyazi.org bizim zamanımızda çökmüştü zaten. ne kaldı? nereden indiriyorsunuz özellikle ingilizce olmayan yapımlar için?
0
neverguesser
(19.02.21)
asıl efsane divxplanet, yeni adıyla planetdp idi. geçen baktım kapanmış. ona daha çok üzüldüm.

artık insanlar daha tembel ve daha aptal. torrent vs. bilmiyor kimse, bilse de uğraşmak istemiyor. online platformlar ve korsan film/dizi siteleri yeterli geliyor anladığım kadarıyla. kimse sinefil de değil zaten, daha pop yapımlar izliyorlar. onlara sunulan şeyleri konuşup onların hype'ı ile yaşıyorlar.

ben halen amazon prime ve netflix'te olmayan içerikleri torretliyorum. ingilizce altyazıyla izliyorum +1
0
sir gawain
(19.02.21)
turkcealtyazi amatoru eglendirir inanılmaz kötü bir yapısı var. arakladığı altyazıları sahiplenir falan garip kafaları vardı.
ortaklarından birinin attığı kazık sonrası divxplanet bayağı bir yalpaladı ama halen planetdp.org olarak.
buralardan genelde bein ile blutv altyazı sildiriyor onları da subscene den buluyorum arayüzü inanılmaz kötü olsa da.
0
Efoody
(19.02.21)
opensubtitles.org vardı sanırım oradan çekiyorum diye hatırlıyorum. ben de netflix ve prime 'de olmayanlar için torrent çekiyorum ama bulamıyorum bazen gerçekten de.
0
roket adam
(19.02.21)
(5)

Javasız hayat mümkün mü

esref
bir websitesi düşünün ya da şöyle, bi browser düşünün. tam kapasite uBlock ve Block-JavaScript çalışsın(bunlar sabit)websitesinde de hem duyurudaki gibi açılır kapanır menüler, yorumlar olacak, hatta ödeme sistemi olacak(bunlar opsiyonlu)bu blockerlara rağmen bu site özelliklerinin hepsi çalışacak.
bir websitesi düşünün
ya da şöyle, bi browser düşünün.
tam kapasite uBlock ve Block-JavaScript çalışsın(bunlar sabit)
websitesinde de hem duyurudaki gibi açılır kapanır menüler, yorumlar olacak, hatta ödeme sistemi olacak(bunlar opsiyonlu)

bu blockerlara rağmen bu site özelliklerinin hepsi çalışacak. mümkün mü böylesi
böyle bi site yapılabilir mi, ne yöntemle?
yazılımı dilini mi değiştirmek gerekir, öyleyse hangisi?

yoksa yukarıdaki özelliklerden birkaçını feda mı etmek gerekir, hangilerini?
0
esref
(18.02.21)
1- Java ile JavaScript farklı şeyler.
2- Mümkün. Her şeyi sunucuda render edip browser'a gönderiyorsun. Request'leri form ile sunucuya gönderiyorsun. Açılır kapanır menüleri de CSS ile yapıyorsun. CSS ile nasıl? JS olmadığı için click event'ini kullanamıyorsun ama focus elementi var, bence iş görür.
0
plutongezegendegilmi
(18.02.21)
daha net sorayım o halde
tor browser çalışıyor olsun
ve anonim kalmak için javascripti(ve diğer bir sürü şeyi) blokladık diyelim
tüm bunlara rağmen çalışan bir site oluşturmak mümkün mü
-cevaplar mümkün diyor(?)
(duyuru doğru düzgün çalışmıyor mesela tor ile bağlanınca)

tik gelecek
0
🌸esref
(19.02.21)
arkadaşların cevapları doğru olmakla birlikte tam amacını yazarsan sana daha kolay yardımcı olabiliriz diye düşünüyorum. ne yapmaya çalışıyorsun tam olarak?
0
roket adam
(19.02.21)
birkac onemli noktayi aciklayayim:

javascript kullanarak sizin bilgileriniz nasil aciga cikar?

-javascript yolu ile bilgisayarinizdaki cookie lere erisilir ve bu cookiler uzerindne sizin giris yaptiginiz diger sayfalar ve hesaplar tespit edilip bunlar uzerine gidilebilir. girdiginiz sayfa verdiginiz onemli bilgileri cookie uzerine yaziyorsa bu aciga cikabilir.
- konum bilgisi gibi browserlarin paylasmasina izin verdiginiz bilgiler gidebilir. ama browserlar bu bilgiyi gondermeden once izin ister mutlaka.

ama kullandiginiz browser guvenli ise bunlar disinda cok fazla acik vermezsiniz. yani aslinda soz konusu olan javascript degil kullandiginiz browserin guvenli olup olmadigi. browser guvenli degilse bu bilgiler sizar.

ama browser guvenliginden ote siz javascript kullansaniz da, kulanmasaniz da. browser guvenli olsa da olmasa da bir http request/response yapiyorsunuz. yani bilgisayarinizdan bilgi paketleri karsi tarafa gidiyor. yani osi layer denilen her bir katmanda bu paketlerin icine onemli bilgiler yaziliyor. bu bilgi paketleri sizin ip adresinizden tutun da donanim mac adresi gibi cok daha kritik bilgileri tasiyorlar. yani bu paket sizin internet servis saglayiciniz tarafindan cok kolay bir sekilde sizin adres ve kisisel bilgileriniz ile eslestirilebilir. zaten internet servis saglayicilari bu eslestirmeyi kanuni olarak yapip saklamali gerektiginde yasal kurumlarla paylasmali.

yani ozetle anonim kalmaniz konusunda javascript kucuk bir nokta. bircok farkli noktadan anonimliginiz bozulabilir. gizli kalmak cok kolay birsey degil. boyle bir site yapilsa bile sirf javascript kullanmiyor diye guven olusturmaz bende. sonucta paket alip paket gondermis oluyorum ve bunu da internet servis saglayicimin uzerinden yapmis oluyorum.
0
emrahday
(19.02.21)
@emrah, @bisey, @roket
evet evet anonim kalmak böyle kolay değil biliyorum.
yalnız javaS. kapalıyken böyle sorunlarla karşılaşınca, varsayım olarak javas.sız bir site kurulabilir mi diye sormak istedim
0
🌸esref
(19.02.21)
(12)

dünyada herkes mutlu olmak zorunda değil

Techsavvy
Bu lafı biri size söyleseydi, söyleyen hakkında ne düşünürdünüz?
Bu lafı biri size söyleseydi, söyleyen hakkında ne düşünürdünüz?
0
Techsavvy
(18.02.21)
tespit mi yapıyor yoksa umurunda değil mi,ne amaçla söyledi? 2ne takmayanı gönder.
0
hap var ot var
(18.02.21)
Bildiğim bir gerçek zaten, doğru yani. Hayat adil değil diye eklerim üstüne.
0
roket adam
(18.02.21)
Behzat Ç. izlediğini düşünürüm.
youtu.be
0
her seye atarlanan adam
(19.02.21)
mantıklı ve dürüst bir insan olduğunu düşünürdüm.
0
fyodor fyodorovic
(19.02.21)
Söylendiği bağlamı bilmeden yorum yapmak zor. Sırf edilen sözden hareket etmem gerekiyorsa iç sesim şöyle konuşurdu herhalde:

"Herkes mutlu olmak zorunda değilmiş. Peh. Amma laf. Ben de evreni tüm insanlık adına azami mutluluk üretmeye programlanmış devasa bir haz makinesi sanıyordum zati. Aydınlattığın için teşekkürler."
0
huçi kuçi
(19.02.21)
youtu.be bu videoyu mu izledin ?
0
olaylar olaylar
(19.02.21)
büyük laf ettiğini zannedip boş konusuyor diye düşünürdüm.

"hayat herkese eşit davranmıyor" veya "dünya adil bir yer değil" dese anlarım ama

dünyada herkes mutlu olmak zorunda değil gerçekten çok kıro laf. o zaman kendisi de mutlu olmak zorunda değil, siklemeyelim kendisini madem.
0
dafuq
(19.02.21)
çapsız, hayat vizyonu dar ve mutsuzluğa mahkûm biri olduğunu düşünürdüm.
mutsuz olanla, "dünyada herkes mutlu olmak zorunda değil" diyen insan aynı kefede değil bence.

mutluluk hayatın adil olmasıyla ve çevresel etkenlerle erişilen bir şey değil.
iç huzurla, insanın kendisiyle barışabilmesiyle, seçimleri ne olmuş olursa olsun kabullenebilmesiyle, anasıyla/babasıyla manevi anlamda alacağı vereceği kalmamış olmakla ilgili bir şey.
o yüzden mutlu olmak zor zaten, çünkü emek ve yüzleşme isteyen bir süreç.
yani mutlu olmak için çaba harcamak lazım, böyle arkaya yaslanıp boş konuşmakla, boş felsefeler yapmakla ulaşılacak bir şey değil.

elbette dünyada herkes mutlu değil ve olmayabilir ama "zorunda değil" diyerek kendi mutsuzluğuna kılıf uyduran ve bu konuyu böyle kabullenip hiçbir çaba gösterme gereği görmeyen, denemeden pes etmiş insanları yakın çevremde bulundurmayı tercih etmiyorum.

çünkü böyle mottolarla yaşayanlar, mutluluğun overrated olduğunu düşünenler, genelde kendisiyle ve duygularıyla yüzleşmekten kaçan, daimi mutsuzluğu kabullenmiş, pişmanlıklarla dolu olan insanlar oluyorlar ve manevi anlamda ne uzuyorlar, ne kısalıyorlar.
her şeye rağmen mutlu olan insanlar gerçekten var ve onların çevresinde olmak önemli çünkü mutluluk, mutsuzluk, umutsuzluk, neşe vb. gibi şeyler de her zaman bulaşıcıdır.

insan mutlu olmayabilir, mutsuz da olabilir, bu cümledeki sorun bakış açısında.
0
blatta hiberna
(19.02.21)
blatta hiberna+1
0
Phoebe
(19.02.21)
Bazı insanlar ufak tefek şeyleri dert edip başkalarını darlayabilir. Ya da senin kendince büyük derdin ona o kadar da büyük gelmeyebilir. Bunun üzerine söylenmişse bu söz hoş olmamış ve etkili değil bence.
Müslüm baba bu konuya yumuşak ama sarsıcı bir şekilde değinmiş:
"Hayatta sürekli mutluluğu yakalamaya çalışmak insana saadet getirmez."
0
oyokbuyoknevar
(19.02.21)
Blatta hiberna +1 kendiyle sorunları olduğu için insanlardan nefret eden zavallı biri diye düşünürüm ayrıca
0
Mossy
(19.02.21)
dafuq
(22.02.21)
(7)

Yazılım dili nasıl çalışılır?

Unde bach canim
Efektif çalışma yöntemi nedir? Örneğin şu an 150 saatlik bir kurs izliyorum. Yazılım dili değil ama css üzerine. Kursu yapan kişinin videoları, özellikle detaylı e-ticaret sitesi yapımı güzel fakat bir zaman sonra sürekli aynı şeyleri yazması “izlesem yeter, arkasından yazmaya gerek yok” hissi uyand
Efektif çalışma yöntemi nedir? Örneğin şu an 150 saatlik bir kurs izliyorum. Yazılım dili değil ama css üzerine. Kursu yapan kişinin videoları, özellikle detaylı e-ticaret sitesi yapımı güzel fakat bir zaman sonra sürekli aynı şeyleri yazması “izlesem yeter, arkasından yazmaya gerek yok” hissi uyandırıyor. Öte yandan w3school sitesinden de çalıştım fakat bu tip öğrenimlerde en efektif yöntem bu tip örnekleri yapanın arkasından tekrar etmek mi, internette beğendiğimiz websitelerde kullanılan syntaxlara bakmak mı, yoksa github örnekleri alıp incelemek mi?
Tabi sorduğum şey genel bir soru; html, css yani önyüz için değil de yazılım dilleri için geçerli.
0
Unde bach canim
(18.02.21)
Bence konu anlatımını okuyup veya izleyip defalarca küçük küçük ödevler üretip/bulup uygulayarak, hata yapıp tekrar okuyup tekrar deneyerek ve hataları düzelterek başlangıç yapılır. Bu şekilde ilerlenir ve daha kompleks projeler üretilir. İlginiz varsa zaten ilerledikçe daha kompleks şeylerin nasıl yapılırlığının cevabını arayacaksınız. Takıldığınız yerleri internette nasıl arayacağınızı bilmek bu işin en önemli yeri olabilir. Gerisi zaten bi şekilde gelecektir.
0
Kahir ekseriyet
(18.02.21)
ben önce dersi izliyordum baştan sona.
sonra o dersi izlerken, adamın yaptığı şeylerin aynısını yaparak (yani durdura durdura) bir kere daha izliyordum.
daha sonra da o dersi açmadan, aynı dersin farklı bir versionunu yapmaya çalışıyor ve takıldığım yerlerde hem google, hem derse giriyordum.
0
tchuck
(18.02.21)
yazilim izleyerek ogrenilmez. kendine bir tane "pet project" bulursun, o projeyi yazmaya calisirken dili, frameworkleri ogrenirsin.
0
crucio
(18.02.21)
crucio +5
0
foster
(18.02.21)
ben kafama göre bir proje ayarlayıp onu yazmaya çalışırken öğrenebiliyorum ancak. izleyerek öğrenirken "hee güzel mantıklı" deyip geçiyorum aklımda kalmıyor yani. aklımda kalması için yazmam kurcalamam ve google da takıldığım yeri aratıp öğrenmem lazım. yazılımcı değilim, python'u öyle öğrendim.
0
roket adam
(19.02.21)
@crucio +0.5, tam 1 değil, çünkü:

Evet, yapmadan öğrenmek mümkün değil. Hatta bence video izlemek başta zararlı bir şey bile, öğrenmeyi baltalıyor. Ben öğrenirken hiç video izlemedim, zaten video falan da yoktu o zamanlar. Referans kitap vardı, takılınca açıp bakıyordum.

Öte yandan sadece proje yapmak da yeterli değil, sadece proje yaparsan mantığı anlamadan, yüzeysel bir şekilde öğrenip geçersin. Hele de ezber yeteneğin iyiyse 3-5 bişey yaptıktan sonra "kaptım bu işi" diye düşünürsün, eksiğini de farkedemezsin, çok insan düşüyor bu hataya.

Yani proje yap, ama yanında algoritma pratikleri var, onları da yap. Bir de kullandığın dil neyse açıp dökümantasyonunu oku, kaputun altında işler nasıl yürüyor onları öğrenmeye çalış.

Bir de evet, github'dan kod oku. Başta sıkıcı/anlamsız gelebilir, kod okumayı öğrenmek, bu adam burayı niye öyle değil de böyle yapmış diye sorma alışkanlığını kazanmak biraz zaman alıyor. Ama (kulağa komik gelse de) kod yazmak sosyal bir iş, en çok başkalarından öğreniyorsun.
0
plutongezegendegilmi
(19.02.21)
Hepsi iyi aslında.

Ama bu iş pratik yapmadan öğrenilemez. Yani ezberle yap gibi bir durum söz konusu değil pek.

Ben kişisel olarak öğrenme aşamalarını şöyle değerlendiriyorum.
Bu her zanaat için böyle bana göre: İster motor ustası ol, ister yazılımcı.

1-İzlemek / dinlemek:
Önce bir izle dinle. Ne gibi teknikler uygulayacağını ana resmi bir anla.

2-Taklit etmek:
Bu işi bilen birinin konuya nasıl yaklaştığını birebir taklit etmek. Bu aşama el ve düşünme pratiği kazanmayı sağlar. Nasıl sorular sorulduğunu, nasıl çözümler üretildiğini görmek ve birebir aynı yaklaşımla uygulamak her zaman işe yarar.
Youtube'dan bir tutorial aç. Adım adım adam ne yapırsa aynısını yap.

3-Takliti modifiye etmek:
Zaman içinde birçok yöntem görüyorsun. Mesela bir tutorial izledin. Atıyorum basit bir uygulama yaptın baka baka. Şimdi aynı uygulamayı modifiye et. Başka platformlarda öğrendiğin teknikleri uygula.

Daha hızlı çalışmasını sağlayabilir misin? Daha farklı bir algoritma deneyebilir misin? Hali hazırda bir iskeletin üzerinde bunları yapmak daha kolaydır.

Atıyorum basit fotoğraf galerisi yaptın baka baka. Şimdi o fotoğraf galerisine yeni bir özellik eklemeyi dene. Mesela galerideki fotoğrafları kullanıcı yanyana ya da dikey listeleyebilsin.

4-Problem çözmek
Bu aşamada artık daha az destek alarak ilerle.
Mesela kendin sıfırdan bir uygulama tasarla.
Aklına gelen fikirleri hayata geçirmeye çalış.
Stackexchange gibi sitelerde insanların takıldığı problemler için fikirler üretmeye çalış.

Benim aklıma gelen çözüm önerileri bunlar:)
0
anten
(19.02.21)
(7)

Türk işveren ve İK'cılar neden bu kadar şekilci?

İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
Merhaba arkadaşlar,Türkiye'de işverenlerin verdiği iş ilanlarının neredeyse hepsinde bi şekilcilik var. Prezentabıl, diksiyonu düzgün, bakımlı, kendine özen gösteren bilmem ne bilmem ne. Bu özelliklerin istenmediği neredeyse bir tane ilan yok. Sonra bakıyorum bu sefer de yurt dışı ilanlarında bu öze
Merhaba arkadaşlar,

Türkiye'de işverenlerin verdiği iş ilanlarının neredeyse hepsinde bi şekilcilik var. Prezentabıl, diksiyonu düzgün, bakımlı, kendine özen gösteren bilmem ne bilmem ne. Bu özelliklerin istenmediği neredeyse bir tane ilan yok. Sonra bakıyorum bu sefer de yurt dışı ilanlarında bu özelliklerin istendiği bir tane bile ilan yok. Adamlar sadece niteliğe, tutkuya önem veriyor. Merak ediyorum bizimkiler neden bu kadar şekilci? Siz ne düşünüyorsunuz? Fikirlerinizi belirtirseniz sevinirim. Teşekkür ederim.
0
İnatçılığın yeryüzündeki temsilcisi
(18.02.21)
3. Dunya ulkesi iste. Egitimsizlikten gelen yuzeysellik. Kulturun falan da etkisi var tabii
0
Anjelik
(18.02.21)
onu yazmayınca insanlar pijamayla geliyorlar iş görüşmesine de ondan. ciddi bir izlenim bırakmak üzere ayrıca belirtmek zorunda kalıyor işverenler. hani bak bur aya gelirken saç sakal dikkat etmen gerekir, ona göre gel şeklinde. ben fazlasıyla hak veriyorum, bazı işlerde düzgün görünmek gerekiyor. ha diyeceksin bu mesela almanya'da neden yok: çünkü orada adam iş görüşmesine pijamayla gelmez, ofise gelirken nasıl görünmesi gerektiğini de bilir. üniversiteden mezun olana kadar hem stajlarında hem eğitiminde bunlar öğretilmiş oluyor. biz öğretemiyoruz maalesef. adam 30 yaşına geliyor hala takım elbise taşımasını, giymesi gereken yeri bilmiyor.
0
roket adam
(18.02.21)
Takım elbiseye gelene kadar ohoo, neler neler var. Deodorant kullanmayan biriyle yazın ortasında iş görüşmesi yaptığınızı düşünün. Ya da yaşadığı yerin yerel ağzıyla konuşan biriyle iletişim kurmaya çalıştığınızı düşünün. O zaman bunların aslında ne kadar önemli şeyler olduğunu fark edersiniz.
0
dissendium
(18.02.21)
çünkü şekilciliği bırakabilmek için önce o şekilciliğin özüne varıp doymuş olmak gerek. biz daha yolun ortalarında bile değiliz.


yani biz henüz otur kalktan anlamayan, magandalıktan kurtulamamış bir toplumuz. kent soylu olamadan kent soylu işlere atandık 2-3 nesildir.. dolayısıyla baştan şablonu/gömleği giydirmek istiyorlar bu anlamda yanlış bişey görmüyorum.

yurt dışında tercihen olan şeyler bizde tercihen değil mecburen olabiliyor. eğitim, görgü, ahlak vs bizde çokça eksik. buna engel olmak için yapıyorlar. daha etkili bir yöntem var mıdır tartışılır elbette.
burada topuklu ayakkabı giymek, ütülü kıyafetle gezmek, her gün saçın başın temiz gelmek gerekir gibi üstü kapalı msjlar vermezsen ofis tuvaletinde, askerde sıçan adamları görürsün, aynı durum bu insanların iş yapışına da yansır langur lungur..

böylelikle içlerindeki eğitimsizlik, magandalık yok mu oluyor? hayır. en azından yanlış olduğunu görüyor ve açık edemiyorlar bu da bişeydir.
0
rewlack
(18.02.21)
Soyle bi yazilanlari okudum da ben fazla kendime gore dusunmusum. Arkadaslar hakli cidden. Ozellikle rewlack +1
0
Anjelik
(18.02.21)
bilmiyorum, birden fazla nedeni vardir muhakkak,

aklima ilk gelen asker bir toplum olmamiz, yani nizam iltizam, saygi vs herkesin kaninda var, aksi her sey saygisizlik olarak goruluyor, gomlegin utulu degilse ciddiyetsiz, ayakkabin boyali degilse firca yiyorsun,
ikinci olarak kisisel hayata midahele serbestisi, o etek boyu, o ceket rengi, o saclar, epilasyon mu yapmamissin, makyaj mi abartim hepsine bir kulp takiliyor
ucuncul olarak irkcilik, diksyonu duzgun demek buyuk ihtimalle beyaz turk demek istiyordur, saat satan nijeryalilar mi basvuruyorsa artik- anladik dertlerini
dorduncul olarak talep fazlasi - 1 pozisyona 450 kisi basvurursa patron veya mudure haimin gozune hos gorunecek birini almak ister IK ci arkadas, yazarda yazar is ilanina
son olarak ulke geneline hakim olan bosvermislik, yani aslinda kimsenin pek bir is yapmamasi, mudurlukler, kalemler, sekreterler, departmanlar, tirtoluklor, genelde akillar uckurlarda, ne yaparsan yap muhabbet uckura dedikoduya laf salatasina geliyor, sekilcilik ozun olmadigi yerde elde kalan tek sey oluyor
0
tresrichesheures
(18.02.21)
Yurtdışındaki ilanları bilmiyorum kiyaslayacak kadar, ancak dediğinin sekilcilik kadar ilgili işle pek de alakası olmayan işveren/ik ile de ilgisi var gibi geliyor. Çünkü o maddelerin sıralandığı iş ilanları sektör ve firma farklı olsa bile birbirinin kopyası oluyor ve başka bir ayrıntı olmuyor. Bilmiyorum neyle ilgilidir, herhalde "bize çalıştıracak x bölüm mezunu adam lazım" yazmamak için kabul görmüş bir kalıp var bari şunları da yazalım diyorlardir.
0
encokbenisevinnolur
(18.02.21)
(7)

İşe mutlu giden var mı?

anarsika
Kötü bir ortam yok. Ne güzel işimiz gücümüz de var diyoruz ama günde yolla beraber 10 saatimi verip, mutlu uyanamıyorum. Nedir bunun çaresi? Bir şekilde motive olmak lazım.
Kötü bir ortam yok. Ne güzel işimiz gücümüz de var diyoruz ama günde yolla beraber 10 saatimi verip, mutlu uyanamıyorum. Nedir bunun çaresi? Bir şekilde motive olmak lazım.
0
anarsika
(18.02.21)
İnsani şartlara sahip bir işim var. Severek gidiyorum. Sebebi bu olsa gerek.
0
ruhen hastayim ben
(18.02.21)
İş dışında öyle yaşaman lazım ki "ulan ben bunu yapmak için günde 10 saatimi vermeye razıyım" dedirtmen gerekiyor. Demek ki iş dışı vaktinde parayı doğru kullanamıyorsun. Soruyu cevaplamak gerekirse evet, en zor dönemlerinde de, şu anki gibi evden çalışılan dönemlerde de işimi seviyorum.
0
roket adam
(18.02.21)
Donem donem bana da oluyor o ama genel olarak memnunum sanirim isimden. Yol icin yolu guzel kilmak lazim, kitaptir - podcasttir. Oyle olunca yol bosa gitmis olmuyor, gun icinde yapmaya firsat bulamadigimiz seyleri yapiyoruz.

Ölene kadar yetecek param olsa da calismaya devam ederdim herhalde. Calismayip ne yapacaksin ki? Bir katma degeri olmali insanin. Su anda bulundugum isi severek yapiyorum, yeni bir sey ogrenmek/yapmak hosuma gidiyor.
0
fakyoras
(18.02.21)
benim sadece is yerinde gecirdigim sure 12 saat. arti yol git gel 3 saat=40 eder
:)
0
ala09
(18.02.21)
Son calistigim yerde sabah evden cikisim ile aksam eve gelisim arasinda 12.5 saat geciyordu. İsimi cok cok seviyordum ama deli gibi mutsuzdum. İstifa ettim, ayrildim. Su an calismiyorum, nereye kadar calismayacagim bilmiyorum ama mutluyum en azindan. Yol ile birlikte 12 saat nedir ya!?!? Para kazanmiyorum su an filan ama yemin ederim psikolojim rahat ya...
0
invictae
(18.02.21)
İşimi ve yöneticimi seviyorum ama uğraştığım diğer insanları sevmiyorum. Akşam yatarken, yarın kimlerle kavga edeceğim acaba diyerek yatıyorum.
0
jazzabel
(18.02.21)
İşyerim önceki işimin 4 katı maaş veriyor, işim daha az, insanlar genelde kültürlü sohbet edebiliyorum. Geç gelmem, erken çıkmam vs. sorun değil; hatta belli bir miktara kadar sebepsiz geç kalmamız normal karşılanıyor. vs de vs güzel iş


Ama her sabah kendimi sürükleyerek gidiyorum. Sadece para için çalışan biriyim. Hele şimdi evden çalışmayı da tattım ki, aynı miktarda hatta bazen daha çok işi 2-3 saatte bitirip kalanını hobilerime harcayabildiğimi keşfedince; 50% uzaktan çalışmanın diğer 50%si çok yoruyor beni.
0
aguen
(18.02.21)
(6)

Philips MG7720 Alınır mı?

qxgviper
Selam duyurucular. Oldum olası berber sadakatine inanan biriydim. Artık covidden tutunda, 3-5 gibi modellerden şaşmadığım için bi makine edineyim evde kendi işimi göreyim diyorum. Sakal kısmı genelde hep jiletle sıfırlama üzerine ama uzattığım zamanlarda rötuşta yapabileceğim bir makine edinme kara
Selam duyurucular.

Oldum olası berber sadakatine inanan biriydim. Artık covidden tutunda, 3-5 gibi modellerden şaşmadığım için bi makine edineyim evde kendi işimi göreyim diyorum.
Sakal kısmı genelde hep jiletle sıfırlama üzerine ama uzattığım zamanlarda rötuşta yapabileceğim bir makine edinme kararı verdim. Lakin hangi model alınır kaç para verilir hiç bir fikrim yok.

İşimizi görsün diye;
-bir kaç başlık olsun
-ıslak kuru kullanılabilsin
-şarjlı olsun aklıma gelen özellikler.

www.hepsiburada.com
şu arkadaş gözüme hoş göründü. bu alınır mı yoksa şunu al diyeceğiniz model var mı?
fiyat olarak biraz daha açılabilirim ancak bir tane alıp elimde kalmaması en büyük beklentim.
0
qxgviper
(18.02.21)
Saç için başlıkları çok kısa, anca asker traşı olabilirsin, sakal için alacaksan çok iyi

Saç için wahl ın kablolu bir modelini al, 22 mm ye kadar tarakları var, fiyat performans
www.hepsiburada.com

10 numaralı tarağıyla (1.5 cm) üstleri bu şekilde uzun kesebilirsin
youtu.be
0
freebird5406_2
(18.02.21)
linkte ki cihazdan kullanıyorum sakal ve kısa saç için çok iyi, ancak saç için alacaksan tarakları kısa kalıyor, alacağın modelin %100 su geçirmez olmasına dikkat et daha önceden kullandığım philips mg3000 serisi bir cihaz vardı şarj soketinden ve açma kapama düğmesinin olduğu yerden su aldığı için arızalanmıştı.
0
sealth
(18.02.21)
Bende de eskiden vardı bu cihaz ve su geçirdiği için arızalandı, gayet iyi bir alet. Ama saç için ancak 3-5 numara olur.

%100 su geçirmez dese de öyle duşa falan sokma derim, geçiriyor çünkü. Şimdi en ucuz philips'ten aldım başlıkları birebir uyuyor diye onu kullanıyorum.
0
roket adam
(18.02.21)
Şarjlı aletlerin pili genelde değiştirilemez oluyor ve 2 seneye çöpe atıyorsun. Kullanırken şarjın bitmesi de ayrı sıkıntı. Philips'i geçin, berberlerin kullandığı kablolu makinaları tercih edin, elimde kalmasın diyorsanız tabi.
0
mikro patlama
(18.02.21)
moser 1400 . berberlerin klasik bordo-krem renkli makinesi. alın rahat edin. evladiyelik.

ama kriterlerinizin hiç birine uymuyor:

- bir kaç başlık yok. sadece tarakları var. ama benim genel tecrübem, değişik değişik başlıklara sahip makineler hiçbirini düzgün yapamıyor. o yüzden hepsi için ayrı makine almakta fayda var. mesela bende 3 ayrı makine var.

saç için moser 1400 var.

sakal için :

www.philips.com.tr

ayrıca daha ince rötuş, burun ve kulak için :

www.philips.com.tr

emin olun içlerinde en çok işe yarayan en alttaki. en ucuz olmasına rağmen.
0
co2s2
(18.02.21)
Linkteki ürünü 1 yıldır kullanıyorum, çok memnunum.

1 şarj ile en az 4-5 sakal traşı oluyorum. Ah tam ortasında kalakaldım gibi bir şey söz konusu değil.
0
fever
(18.02.21)
(5)

dji mini 2 drone hakkında öneri

altinci nesil caylak
merhaba,dji mini 2 almak istiyorum. ilk drone'um olacağı için kararsız kaldım. amazon.com.tr'den baktığımda;dji mini 2 fly more combo (gönderici tripodfoto): 6.750 tl ( https://www.amazon.com.tr/DJI-Mav%C4%B1c-Mini-More-Combo/dp/B07FSZQK27/ref=sr_1_1?__mk_tr_TR=%C3%85M%C3%85%C5%BD%C3%95%C3%91&crid=1
merhaba,

dji mini 2 almak istiyorum. ilk drone'um olacağı için kararsız kaldım. amazon.com.tr'den baktığımda;

dji mini 2 fly more combo (gönderici tripodfoto): 6.750 tl ( www.amazon.com.tr )

dji mini 2 (gönderici amazon germany) : 3.711 tl ( www.amazon.com.tr )

iki konuda sorum var:

1. fly more combo için, 2 pil, pil kutusu, 12 vida, 4 pervane seti ve pervane tutucu için 3.000 tl ek ödeme yapmaya gerek var mı gerçekten? ben mi bir şey kaçırıyorum? (hepsiburada da 5.999 tl, www.hepsiburada.com)

2. combo olmayanda göndrici amazon germany, fiyata ithalat ücreti depozitosu dahil, vergi ve gümrük masrafları için. bunu tercih etsem bir sorun yaşar mıyım?

teşekkürler.
0
altinci nesil caylak
(18.02.21)
pervane tutucu - kapalı ortamda uçurmayacaksan gereksiz, uçurma zaten.
pervane seti --> mutlaka eninde sonunda almak zorunda kalacaksın bir set daha, fiyatlarına bak derim.
pil kutusu --> pilleri teker teker şarj etmek yerine tek seferde hepsini şarj etmene yarıyor. güzel bir şey ama şart değil.
pil --> en önemlisi bu. mini 2 bir pilde 20-25 dk kadar uçuyor. nerede uçurmayı planladığına göre değişir. büyük şehirdeysen zaten bir iniş kalkışta polisler tepene binecektir o yüzden gerek yok, hemen uç fotonu çek indir kaç. ama dağda bayırda çekeceksen evet 2-3 pil güzel olabilir. sonra pili ayrıca da alabilirsin istersen.

onun dışında gönderici almanya olmasında hiç bir sakınca yok, al gitsin.
0
roket adam
(18.02.21)
teşekkürler.

gönderinin almanya olması nasıl bir sakınca doğurabilir?
0
🌸altinci nesil caylak
(18.02.21)
Mavic mini 2 500 gram altında olduğu için sivil havacılıktan yazı almaya gerek yok sanıyorum. Dolayısıyla sadece Amazon’un gösterdiği ücreti ödersiniz. Tek pil bu modelde yeterli olur bence, dolayısıyla combo olanı almaya gerek olmayabilir ancak her türlü uçuş izni almak zorundasınız, biliyorsunuzdur umarım.

Ağırlık 500 gram üstü olsaydı yurtdışından getirilen droneları gümrükten geçirmek için bir ton uğraşmak gerekirdi.
0
orient blue
(18.02.21)
iha0 ve iha1 sertifikam var. uçuş izni için her türlü başvurmak gerekiyor ancak yeşil alanlar için zaten onay otomatik veriliyor.

teşekkürler.
0
🌸altinci nesil caylak
(18.02.21)
mini 2 500 gram altı olduğu için kaydedemiyorsun zaten dolayısıyla shgm üzerinden izne de başvuramıyorsun diye biliyorum. kaçak göçek uçurursun.
0
roket adam
(18.02.21)
(8)

3 yıl 5 aylık araba 47.000’de normal mi

iddaaci
Merhaba, üç buçuk yıllık araç için (trafiğe çıkış) 47000 km çok mu?
Merhaba, üç buçuk yıllık araç için (trafiğe çıkış) 47000 km çok mu?
0
iddaaci
(18.02.21)
benim 11.12.13 trafiğe çıkışlı aracım şu an 86800 km'de. yani benim için çok normal sizin verdiğiniz örnekteki durum.

benim iş-ev arası çok yolum yok. bir kez yunanistana gittim, uzun yolum da var biraz. ona rağmen durum böyle.
0
bir ileti paylastim
(18.02.21)
Normal.
0
westblack
(18.02.21)
düz hesap 47,000 / (365*3) = 42
günlük 42 km gayet normal eğer ev-iş arası sürekli arabayla gidiyorsanız.
0
aynenbencede
(18.02.21)
yıllık 15.000 km çok normal bir kullanım araba için.
Ne çok ne az diyebiliriz.
0
burfak
(18.02.21)
çok değil. 3.5 yılda 150 bin yapanlar var.
0
jelly bear
(18.02.21)
Evet gayet iyi, tam ortalama. Benim de o kadar aşağı yukarı.
0
roket adam
(18.02.21)
Bence az bile. Yıllık 20 bine kadar normal.
0
himmet dayi
(18.02.21)
benim yaklaşık 7 aylık arabam 27bin km'de.
hanımın 5.5 yaşındaki arabası 35bin km'de.
0
co2s2
(18.02.21)
(17)

Bergamotlu cay iciyor musunuz?

thesomberlain
Ben gunde iki defa demliyorum :) eskiden liptonun aromasi tam kararindaydi su son zamanlarda cok yavan. Su cok guzel dediginiz bir urun varsa zevkle denerim.
Ben gunde iki defa demliyorum :) eskiden liptonun aromasi tam kararindaydi su son zamanlarda cok yavan. Su cok guzel dediginiz bir urun varsa zevkle denerim.
0
thesomberlain
(17.02.21)
Çaykur altınbaş bergamotlu'yu tavsiye ederim. Uzunca zamandır başka çay almıyorum.
0
vampir akrep
(17.02.21)
izmir reyhan pastanesi'nin bergamotlu çayını deniyorum bu akşam. yalnız aroması çok olduğu için yarı yarıya normal siyah liptonla demledim. normalde çok ağır ve koyu çay sevmem, bu hoşuma gitti. tavsiye edebilirim ancak başka şehre kargoluyorlar mi emin değilim.
0
melina
(17.02.21)
bergamot için önce lipton aldım baktım aroma falan hak getire ondan sonra bildiğin berk çay aldım, aroması liptona göre 3 kat daha güçlü ve güzel.

bergamot dediğim earl grey
0
killerbee
(17.02.21)
doğuş çayın bergamotlusu iyi oluyor ,hem poşet hem dökme çayı iyiydi.
0
MtKrt
(17.02.21)
lipton earl grey alıyorum ama iyi değil bence.
0
roket adam
(17.02.21)
Doğadan büyülü bohça, büyülü harman iyi geldi bana.

~Doğuş yazmışım doğadan olacak tabi.
0
hedep
(18.02.21)
Twinings earl grey.

Mutusler otesi
0
baldur2
(18.02.21)
Normalde çay içmiyorum. Bildiğin midemi bulandırıyor. Bergamotlu denk gelirse içiyorum, haz da veriyor. Bergamotlu çay mı olur abi ne o öyle kolonya gibi diyen de çok duydum.
0
onemoremile
(18.02.21)
Beta teaninki de çok güzel
0
suicides underground
(18.02.21)
Bergamutlu çay seviyorum. Bu işin şahikası Twinnings o da hem euro alıp başını gittiği için hem de uzun zamandır yurtdışına çıkamadığımız için çok pahalandı. Korka karka kullanıyorum bitmesin diye. Reyhan pastanesinin çayını çok duydum. Ben de deneyeceğim.İstanbul'a gönderiyormuş.
Bir ara Oba çayın bergamutlusu vardı ama o da bozdu. Doğuş olsun Beta olsun maalesef benim aroma standardımı karşılamıyor
0
SiyamkedisiZorro
(18.02.21)
çok severim ama 90ardaki çaykur un tadını hiç birinde bulamıyorum . o yüzden hiç birini içmiyorum.
0
tenekeadam
(18.02.21)
Ben normal çaya bir tane bergamotlu çay atarak harman şeklinde kullanıyorum. Doğuş'un veya Lipton'un.

Tek içmek için siyah çay değil de liptonun begamotlu yeşil çayı var o baya güzel
0
eatpraylaw
(18.02.21)
Dogadan büyülü bahçe deneyin. Hatta bulursaniz metal kutuda dökmesi var çok güzel.
0
65 derece
(18.02.21)
evet, lady grey i begeniyorum.
0
tresrichesheures
(18.02.21)
Reçel yapmak için bergamot meyvesi aldım internetten. Sarı kısmı kullanılmıyor reçelde. Rendeledim, kuruttum. Çay demlerken atıyorum içine. Muhteşem oluyor. Reçelden daha çok mutlu oldum.
0
oyokbuyoknevar
(18.02.21)
Birlessek parti kurarmisiz :) tesekkurler oneriler icin!
0
🌸thesomberlain
(18.02.21)
Evet, hem de ne! Duyurudan birilerinin tavsiyesiyle Özçay almaya başladım internetlerden. Nefis.
0
fever
(18.02.21)
(6)

Xiaomi’nin air poda benzeyen kulaklıkları başarılı mı

condom kurşunu
Xiaominin siyah şekilsiz bluetttoth kulaklığı var bende ama kullanışlı değil bayadır kullanmıyorum. Xiaominin air pods gibi beyaz kulaklıklarına baktım fena gelmedi ama kullanan var mı burda özellikle telefonda, pcye bağladığın zoomda vs dışardakş sesi kesiyor mu ya da müzik dinkerlekn başarılı mı?
Xiaominin siyah şekilsiz bluetttoth kulaklığı var bende ama kullanışlı değil bayadır kullanmıyorum. Xiaominin air pods gibi beyaz kulaklıklarına baktım fena gelmedi ama kullanan var mı burda özellikle telefonda, pcye bağladığın zoomda vs dışardakş sesi kesiyor mu ya da müzik dinkerlekn başarılı mı?
0
condom kurşunu
(17.02.21)
Taotronics soundliberty 53 pro
Edifier x3
Edifier nb2

Ucuzdan pahalıya bunlara bir bak istersen
0
freebird5406_2
(17.02.21)
130 liraya o kadar diyebileceğin bir kulaklık.
0
roket adam
(17.02.21)
Haylou t15 aldım, xiaomi'ye ait diyorlar.. fiyatına göre ses kalitesinden gayet memnunum. Mikrofonu ise benim için yeterli, konuştuğunuz anlaşılıyor ama (mikrofon hususunda) işlevselliğin ötesinde bir kalite beklentisi olmasın
0
harmanyeri
(17.02.21)
Unde bach canim
(17.02.21)
"qcy t7" şiddetle tavsiye ederim
0
sewdali
(18.02.21)
Qcy t7 kullanıyorum ben de. Tam fiyat performana kulaklığı
0
sta
(18.02.21)
(3)

Kartal civarı pasta siparişi

ats
Merhabalar, cumartesi akşam saatinde pasta teslimatı yapan bir yer arıyorum. Yemeksepeti’nde bir iki yer var ama tam olarak istediğim gibi değiller. Bulamazsam en kötü ihtimalle oradan bir şey söylerim. 2 kişi olacağız, mümkünse çok büyük olmayacak ve şu fotoğraftaki gibi meyvesi bol bir pasta arayı
Merhabalar, cumartesi akşam saatinde pasta teslimatı yapan bir yer arıyorum. Yemeksepeti’nde bir iki yer var ama tam olarak istediğim gibi değiller. Bulamazsam en kötü ihtimalle oradan bir şey söylerim. 2 kişi olacağız, mümkünse çok büyük olmayacak ve şu fotoğraftaki gibi meyvesi bol bir pasta arayışındayım. İşin kötüsü cumartesi de çalıştığım için gidip teslim almam mümkün değil. Bu özelliklerde bildiğiniz bir yer var mı? Butik pastacılar da olur
0
ats
(17.02.21)
Divan 8'e kadar dağıtıyor olması lazım.
0
roket adam
(17.02.21)
www.instagram.com kendisi Kartal'da
0
obscure
(17.02.21)
Kurabiye Merkezi
[email protected]
0 506 245 40 18

burayi bir arayip sorabilirsiniz siparisi getirir ni adresinize bilmiyorum. bag pastanesi var piazzada mado var adliyenin oralarda. bence instagramdan maltepe ve pendiki de hesaba katarak aratin
0
ala09
(17.02.21)
(4)

Meditasyon ve yoga

aslil
Merhaba. Hem yogaya hem meditasyona başlamak istiyorum ama nereden başlayacağımı bilmiyorum. Kendi kendime nasıl yapabilirim, başlangıç noktası nedir? Teşekkürler.
Merhaba. Hem yogaya hem meditasyona başlamak istiyorum ama nereden başlayacağımı bilmiyorum. Kendi kendime nasıl yapabilirim, başlangıç noktası nedir? Teşekkürler.
0
aslil
(17.02.21)
biz çetin çetintaş'ın videolarını izliyoruz, youtube'da var. baya işe yarıyor anlattığı hareketler.
0
roket adam
(17.02.21)
Bkz: meditopia
0
mor oje
(17.02.21)
Ben de Çetin Çetintaş’ın kanalıyla başlamıştım. Oynatma listelerine baktığınızda yeni başlayanlar için bir liste göreceksiniz. Ordaki ilk videoda kanalı nasıl kullanacağınızı da anlatıyor çok güzel bir şekilde.
0
ms brownstone
(17.02.21)
Ben 'Yoga with Adriene' ile başlamıştım. 30 günlük playlisti vardı onu uyguladım. Gün gün takip etmek motive ediciydi benim için.
0
hayalhayal
(17.02.21)
(2)

usb dönüştürücüde illa ki apple markası mı kullanılmalı

istanbul beyefendisi
arkadaşlar macbook'larda usb port yok biliyorsunuz. Şimdi ben type c çıkışını usb çıkışı yapabilmek adına fahiş bir fiyata şu apple ürününü mü almam lazımhttps://www.teknosa.com/apple-mj1m2zma-usbc-to-usb-adaptor-p-125045545yoksa şu t-tec uyar mı mesela? https://www.mediamarkt.com.tr/tr/product/_tte
arkadaşlar macbook'larda usb port yok biliyorsunuz. Şimdi ben type c çıkışını usb çıkışı yapabilmek adına fahiş bir fiyata şu apple ürününü mü almam lazım

www.teknosa.com

yoksa şu t-tec uyar mı mesela?

www.mediamarkt.com.tr
0
istanbul beyefendisi
(16.02.21)
bunların ikisi aynı şey değil ki. biri normal usbye çeviriyor, diğeri lighning, micro usb'ye falan çeviriyor. ben orjinalini aldım, bilgisayara 10-20 bin tl verip 200 liralık adaptörden kaçmadım zira usb-c şarj edebilecek derecede güç de iletebildiği için bir aksilik olursa cihaza zarar verebilir.
0
roket adam
(16.02.21)
Bunlar farklı şeyler +1

İkincisinin usb kısmı dişi değil. Sadece usb için olanı değil usb, hdmi, ethernet, sd card vs. için dock'lar var onlardan al bence. Philips'in ürettiği vardı mesela

cutt.ly

Bunu alırsan hem daha güvenli hem de işlevsel.

edit: link düzgün gelmemiş. Mobilde fark etmemiştim. Onu düzelttim.
0
himmet dayi
(17.02.21)
buraya yazılanların hakları Sir Anthony Hopkins'e aittir.
yazan eden compumaster, ilgilenen eden fader
modere edenler basond, compumaster, fraise, kibritsuyu, rakicandir
bu sitede yazılanların hiçbiri doğru değildir. site içeriği küçükler için sakıncalı olabilir. yazılardan yazarları sorumludur. kaynak göstermeden alıntılanamaz. devlet tarafından atanmış bir kurumun internet üzerinde kimin hangi bilgiye ulaşıp ulaşamayacağına karar vermesi insan haklarına aykırıdır. web siteleri kullanıcıların istekleri doğrultusunda bağlandıkları yerlerdir. kullanıcılar isterlerse bir web sitesine bağlanmayabilirler. bu güçleri ve imkanları mevcuttur. bir kullanıcı bir siteye bağlanmak istiyorsa bu onun tercihi ve hakkıdır. bağlanmak istemiyorsa bu yine onun tercihi ve hakkıdır. halkın kendisine hizmet etmesi için görevlendirdiği kurumlar hadlerini aşıp halka neye ulaşıp ulaşmayacağını bilmeyen cahil cühela muamelesi edemezler. ebeveynlerin çocuklarını sakıncalı içeriklerden koruması için çok sayıda bedava ve ücretli yazılım mevcuttur. bu yazılımlar bir web tarayıcısını kullanmaktan daha karmaşık teknik bilgi gerektirmemektedir. devletin milletini küçük düşürmesi ve ebleh yerine koyması yasaktır.